ŞEYH UBEYDULLAH İSYANI

Yükleniyor...
Küçük Resim

Tarih

2014-06-24

Dergi Başlığı

Dergi ISSN

Cilt Başlığı

Yayıncı

Erişim Hakkı

info:eu-repo/semantics/openAccess

Özet

Yavuz Sultan Selim’in Kürdistan’ı hâkimiyetine almasıyla başlayan Osmanlı-Kürt ilişkileri başlangıçta İran Safevi Devleti’ne karşı bir ittifak olarak varlığını sürdürmüştür. Daha sonraki dönemlerde Osmanlı-İran ilişkilerine paralel olarak hareket alanları daralan pek çok Kürt emirliği bağlı bulundukları hükümetlerce tarih sahnesinden silinmiştir. 19. yüzyıla gelindiğinde varlığını sürdüren emirlikler ise hem Osmanlı hem de İran hükümeti ile çeşitli sorunlar yaşamış, bir taraftan mevcut hükümetler ile çatışırken diğer taraftan da hâkimiyet alanlarını genişletmek için birbirleriyle çekişme içerisinde olmuşlardır. Yüzyılın başında merkezi otoritesini güçlendirmeyi hedefleyen Osmanlı Devleti, bunun önünde engel olarak gördüğü yerel yönetimleri ortadan kaldırmaya başlamıştır. Böylece 19. yüzyılın ortalarına gelindiğinde Kürdistan’da merkezi otorite önünde engel teşkil edecek hiçbir emirlik kalmamıştır. Ancak emirliklerin kaldırılması merkezi otoriteyi güçlendirmediği gibi bölgede yönetim krizi ve kargaşanın hâkim olmasına neden olmuştur. Kargaşanın hâkim olduğu bu dönemde toplumsal sorunların çözüm mercii haline gelen şeyhler Kürt mirlerinden boşalan liderlik koltuğuna oturmuşlardır. 1876-77 Osmanlı-Rus Harbi’ne katılarak dini kimliğine siyasi bir kişilik de ekleyen Şeyh Ubeydullah bundan sonra bölgedeki Kürtlerin siyasi açıdan da hamisi ve savunucusu durumuna gelmiştir. Osmanlı ve İranlı yöneticilerin bölgedeki tutumları ve özellikle İran sınırları içerisinde bulunan Sünni Kürtlerin İran’ın mezhebi baskılarından şikâyetleri şeyhin onları korumaya yönelik harekete geçmesine neden olmuştur. İran’ın bu baskıcı mezhebi taassubunu değiştirmemesi ve Osmanlı hükümetinin duruma çözüm üretememesi üzerine İran’a saldıran şeyh, bu durumu kendi yöntemleriyle çözme yoluna gitmiştir. Ancak harekâtında başarısız olan şeyh, Hakkâri’ye dönmek zorunda kalmış ve bir yıllık İstanbul iv ziyareti/sürgününden sonra tekrar Hakkâri’ye dönmüş fakat İran ve Rusya’nın baskıları neticesinde tekrar bölgeden uzaklaştırılarak Hicaz’da ikamete tabi tutulmuştur.

Açıklama

Anahtar Kelimeler

Şeyh Ubeydullah, Hakkâri, Kürdistan, Osmanlı Devleti, İran.

Kaynak

WoS Q Değeri

Scopus Q Değeri

Cilt

Sayı

Künye