19. yüzyılın İkinci Yarısında Diyarbekir’de Veba-i Bakarî
Yükleniyor...
Tarih
2018
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
ENSAR NEŞRİYAT
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/openAccess
Özet
Osmanlı Devleti çok geniş coğrafyalarda hüküm sürmüş, ekonomisi
tarım, hayvancılık ve daha ziyade bu ürünlerin ticaretine dayanan bir devlettir.
Buna rağmen Osmanlı Devleti yakınçağlarda Avrupa’da meydana çıkan
birtakım tarımsal teknik ve teknolojik gelişmeleri, ekonomisinin bel kemiğini
oluşturan tarım ve hayvancılık faaliyetlerinde tatbik edememiştir.
Özellikle 19. yüzyılda meydana gelen hayvan hastalıkları bütün Osmanlı
Coğrafyası’nda olduğu gibi Diyarbekir’de de hayvancılığı olumsuz
etkilemiştir. Özellikle bu dönemde görülen veba-i bakarî hastalığı Diyarbekir’de
binlerle ifade edilen miktarlarda sığırların ölümüne sebep olmuş
ve bu durum hem 19. yüzyılda Diyarbekir’de yapılan hayvancılığa hem de
Osmanlı Devleti’nin ekonomisine sert bir darbe vurmuştur.
Bu çalışmada 19. yüzyılın son çeyreğinde Diyarbekir’de meydana
gelen veba-i bakarî hastalığı incelenecektir. 19. yüzyılda Osmanlı Devleti’nin
içerisinde bulunmuş olduğu ekonomik koşullar kısaca incelenecek,
hayvancılığın Osmanlı Devleti ve Osmanlı’nın kent ekonomisi üzerindeki
önemine değinilecektir.
Çalışmada üzerinde durulan diğer bir sorunsal da; Osmanlı Devleti’nin
hem merkezi idare hem de yerel idare bağlamında veba-i bakarî karşısında
ortaya koymuş olduğu afetle mücadele metotları ve bu metotların
sonuçlarıdır. Bu minvalde veba-i bakarî hastalığı ile yakından ilişkili olan
Osmanlı Devleti’nde veterinerlik mesleğine değinilecek ve Avrupa’da bu
mesleğin inkişafı ile Osmanlı Devleti’ndeki durumu incelenecektir. Bunun
yanında Osmanlı Devleti’nin veba-i bakarî ile ilgili aldığı önlemler ve bunların
sonuçları incelenecektir.
Açıklama
Anahtar Kelimeler
Kaynak
Osmanlıdan Günümüze Diyarbakır
WoS Q Değeri
Scopus Q Değeri
Cilt
Sayı
Künye
S. Mengirkaon, “19. yüzyılın İkinci Yarısında Diyarbekir’de Veba-i Bakarî”, Osmanlıdan Günümüze Diyarbakır, Ed. İbrahim Özcoşar vd., Ensar Neşriyat, İstanbul, 2018, s. 295-322