TÜRKİYE’DE CO2 EMİSYONUNUN BELİRLEYİCİSİ OLARAK CİNSİYET, İŞVERENLERİN İSTİHDAM İÇERİSİNDEKİ PAYI VE YENİLENEBİLİR ENERJİNİN ROLÜ ÜZERİNE BİR UYGULAMA
Yükleniyor...
Dosyalar
Tarih
2022
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
ÖNERİ
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/openAccess
Özet
İşgücüne katılma, ücret ve gelir, istihdam yapısı, eğitim düzeyi ve siyasete katılım gibi pek çok sosyo-ekonomik göstergede ortaya çıkan farklılıklar cinsiyet ayrımcılığıyla ilişkilidir. Son yıllarda eğitim düzeyindeki artışın kadınların istihdam yapısına olumlu yansımasıyla çevresel sorunlara duyarlılığı etkilemesi mümkündür. Bu çalışmada Türkiye’de eğitim harcamaları, kadın istihdamı, erkek istihdamı, yenilenebilir enerji tüketimi ve CO2 emisyonu arasındaki ilişki ampirik olarak incelenmiştir. Bu ilişkinin araştırılmasında birim kök testi, Johansen eşbütünleşme, FMOLS tahmincisi ve Granger nedensellik yöntemlerinden yararlanılmıştır. Johansen eşbütünleşme testi sonuçları analizde yer alan değişkenler arasında uzun dönem ilişkisini göstermiştir. FMOLS tahmincisine göre kadın istihdamı CO2 emisyonunu negatif ve anlamlı etkilerken, erkek istihdamı CO2 emisyonunu pozitif ve anlamlı etkilemiştir. Dolayısıyla, Türkiye’de kadın istihdamındaki artışın uzun dönemde CO2 emisyonunun azaltılmasına yardımcı olması beklenebilir. Ayrıca eğitim harcamaları ve yenilenebilir enerji tüketiminden CO2 emisyonuna tek yönlü nedensellik ve kadın istihdamı, erkek istihdamı ve CO2 emisyonu arasında çift yönlü nedensellik ilişkisi bulunmuştur. Bu bulgular ışığında, eğitim harcamaları bir taraftan kadınların eğitim düzeyinin artırılmasına diğer taraftan teknolojik yeniliklerle birlikte yenilenebilir enerjiyi destekleyebilir ve çevre kirliliğinin azaltılmasına katkı sunabilir.
Differences in many socio-economic indicators such as labor force participation, wage and income, employment structure, education level and participation in politics are associated with gender discrimination. It is possible that the increase in the level of education in recent years has a positive effect on the employment structure of women and affects the sensitivity to environmental problems. In this study, the association between education expenditures, female employment, male employment, renewable energy usage and and CO2 emissions in Turkey has been empirically examined. Unit root test, Johansen cointegration, FMOLS estimator and Granger causality methods were used to investigate this nexus. Johansen cointegration test results showed a long-term nexus between the variables included in the analysis. According to the FMOLS estimator, female employment has a negative and significant impact on CO2 emissions, while male employment has a positive and significant impact on CO2 emissions. Therefore, the rise in female employment in Turkey can be expected to help reduce CO2 emissions in the long run. In addition, unidirectional causality from education expenditures and renewable energy usage to CO2 emissions and bidirectional causality between female employment, male employment and CO2 emission was found. In the light of these findings, education expenditures can increase the education level of women on the one hand, and on the other hand support renewable energy with technological innovations and contribute to reducing environmental pollution.
Differences in many socio-economic indicators such as labor force participation, wage and income, employment structure, education level and participation in politics are associated with gender discrimination. It is possible that the increase in the level of education in recent years has a positive effect on the employment structure of women and affects the sensitivity to environmental problems. In this study, the association between education expenditures, female employment, male employment, renewable energy usage and and CO2 emissions in Turkey has been empirically examined. Unit root test, Johansen cointegration, FMOLS estimator and Granger causality methods were used to investigate this nexus. Johansen cointegration test results showed a long-term nexus between the variables included in the analysis. According to the FMOLS estimator, female employment has a negative and significant impact on CO2 emissions, while male employment has a positive and significant impact on CO2 emissions. Therefore, the rise in female employment in Turkey can be expected to help reduce CO2 emissions in the long run. In addition, unidirectional causality from education expenditures and renewable energy usage to CO2 emissions and bidirectional causality between female employment, male employment and CO2 emission was found. In the light of these findings, education expenditures can increase the education level of women on the one hand, and on the other hand support renewable energy with technological innovations and contribute to reducing environmental pollution.
Açıklama
Anahtar Kelimeler
CO2 Emisyonu, Kadın İşverenler, Yenilenebilir Enerji Tüketimi, Eşbütünleşme, Nedensellik Testi, CO2 Emission, Female Employers, Renewable Energy Use, Cointegration, Causality Test
Kaynak
ÖNERİ
WoS Q Değeri
Scopus Q Değeri
Cilt
17
Sayı
58
Künye
POLAT M (2022). TÜRKİYE’DE CO2 EMİSYONUNUN BELİRLEYİCİSİ OLARAK CİNSİYET, İŞVERENLERİN İSTİHDAM İÇERİSİNDEKİ PAYI VE YENİLENEBİLİR ENERJİNİN ROLÜ ÜZERİNE BİR UYGULAMA. , 638 - 664. 10.14783/maruoneri.1081750