nezahat başçı2024-01-102024-01-102023https://hdl.handle.net/20.500.12514/5413Doğu ve Fars edebiyatının en büyük ve en önemli epope eseri Ebü’l- Kasım Firdevsî (ö. 1020-?)’ye ait Şahnâme kabul edilir. Yaklaşık 60 bin beyitlik2 bu edebi şaheserin konusu Pişdadî, Kiyanî, Eşkanî ve Sasanî gibi kadim İran coğrafyasındaki dört klan ve krallığın başlangıçtan Arap istilasına kadarki mitlerini, efsane ve kahramanlık anlatıları ile kısmen tarihini içerir ve Nöldeke’nin de belirttiği gibi (1379: 68-69) Dakikî-i Tusî (ö. 976)’nin başlatmış olduğu bir eserin bitirilmiş son hâlidir. İbn-i Esir’in “Acem Kuran’ı” dediği Şahnâme, Farslar dışındaki Acem tanımı içerisine giren diğer İranî halklar tarafından da sahiplenilmiş bir eserdir.3 Yazıldığı dönemden sonra İran sınırlarını aşarak İslam beldelerinin birçok noktasına ulaşmış, Müslüman olmayan halklar dâhil (Ermeni, Gürcü, Hint) çeşitli coğrafyalarda başta yönetim sınıfı olmak üzere edebî mahfillerde okunup ezberlenmiştir. Tarihî süreçte benzerleri kaleme alınmış ya da taklit edilmiş, başka dillere çevrilmiş ve böylelikle orta çağ ve sonrası çeşitli tarih evrelerinde Şahnâme okuyuculuğu ya da Şahnâme yazıcılığı gibi önemli bir edebî akımın ortaya çıkmasına önayak olmuştur. Şahnâme tarihte ilk olarak Eyyûbîler devrinde saray kâtibi olan tarihçi Kıvâmüddin Feth b. Ali Bündâri (ö.1225) tarafından eserin üçte ikisini kapsayacak şekilde Arapça nesre çevrilmiş ve Eyyûbîler’in Dımeşk/ Şam kolu hükümdarı el-Melikü’l-Muazzam İsa b. Âdil (1218-1227)’e ithaf edilmiştirtrinfo:eu-repo/semantics/openAccessCEM SULTAN’IN FARSÇA DİVANINDA ANÂSIR-I ŞAHNÂMEBook Chapter1199222