Işıker, Yakup2023-12-132023-12-132023Işıker, Y. (2023). Disiplinlerarası Yaklaşım ve Eğitime Yansımalar. In Sözer, M. A. & Sel, B. (Eds.), Disiplinlerarası Yaklaşımın Temel Dayanakları (ss. 14-29). Ankara: Pegem Akademi. ISBN 978-625-6810-35-8.978-625-6810-35-8https://hdl.handle.net/20.500.12514/4646Eğitim alanındaki yaklaşımlar, öğrencilere daha etkili ve anlamlı öğrenme deneyimleri sunmak amacıyla sürekli bir gelişim ve değişim süreci içerisindedir. Bu sürecin bir ürünü olarak disiplinlerarası yaklaşım, günümüz eğitiminde önemli bir rol oynamaktadır. Disiplinlerarası yaklaşım, Jean-Jacques Rousseau ve John Dewey gibi öğrenme teorisyenlerinin katkılarıyla beslenmiş bir yaklaşımdır (Sözer, 2002). Temel amacı, öğrencilere daha kapsamlı bir öğrenme deneyimi sunarak, bilgi ve becerilerin sınırlarını aşmalarını sağlamak olan bu yaklaşımın dayandığı temel dayanakları anlamak, disiplinlerarası yaklaşımın eğitim alanında nasıl bir değişim ve dönüşüm oluşturduğunu anlamamıza ve bu yaklaşımdan etkili bir şekilde faydalanmamıza yardımcı olacaktır (Gardner, 2006). Disiplinlerarası yaklaşımın bilişsel ve psikolojik dayanaklarını incelediğimizde, öncelikle bilişsel bilimlerde disiplinlerarasılığın yeri ve önemine eğilmemiz gerekmektedir. Bilişsel bilimler, farklı disiplinlerden gelen içgörüleri ve yöntemleri birleştirmek için başarılı bir çaba göstermekle birlikte bu disiplinlerin algı, hafıza, öğrenme, problem çözme vb. kuralların, kavram, imge ve analojilerin zihinde nasıl işleyebileceğine dair birçok üretken teori sunar (Thagard, 2010). Ayrıca disiplinlerarası etkileşimden yararlanarak, davranış ve düşüncenin zihinsel temsillerle nasıl bütünleştiğini ve karmaşık sonuçlara yol açan süreçlerden nasıl etkilendiğini araştırır. Bu yaklaşım, insan zihninin işleyişini çok yönlü ve derinlemesine anlamada önemli bir temel oluşturur ve farklı disiplinlerin bir araya gelerek zengin bir bakış açısı sunmasını sağlar (Kırklaroğlu, 2018). Bilişsel bilimlerdeki bu disiplinlerarası yaklaşımın eğitim alanında da önemli yankıları bulunmaktadır. Eğitimde disiplinlerarası yaklaşımın, öğrencilere çok yönlü düşünme yetenekleri kazandırma, farklı zekâ türleri arasında ilişkiler kurma ve öğrenilenleri günlük yaşamda etkili bir şekilde kullanma amaçlarına yönelik temel hedefleri bulunmaktadır. Bu hedeflerle birlikte öğrencilerin bilgiyi bütünsel bir şekilde birleştirmeleri ve kendi ihtiyaçlarına uygun şekilde oluşturmaları ele alındığında disiplinlerarası yaklaşımın temel dayanaklarının; bilişselcilik, yapılandırmacılık, beyin temelli öğrenme, çoklu zekâ ve Gestalt kuramı gibi yaklaşımlar çerçevesinde temellendiğini söyleyebiliriz (Doğruluk, 2022). Disiplinlerarası yaklaşımın felsefi dayanaklarını ele aldığımızda ise, ilk olarak pragmatizmin bu yaklaşımda öne çıktığını görmekteyiz. Pragmatizmde, öğrencilerin farklı disiplinlerden gelen bilgi ve becerileri birleştirerek gerçek dünya problemlerini çözmeleri gerektiği vurgulanır. Bu noktada günlük hayatta karşılaştığımız sorunlar ve bu sorunlarla ilgili soruların cevaplanması, birden fazla disiplini kapsayan bir çaba gerektirir hale gelmiştir. Örneğin insan hakları, çevreyi koruma, yoksulluk ve şiddet gibi sosyoekonomik ve politik konular, teknolojik ilerlemelere rağmen hala insanlık için büyük bir sorun olmaya devam etmektedir. Bu nedenle, bu sorunların disiplinlerarası bir ortamda bütünsel olarak ele alınması gerekmektedir. Bu disiplinler arasındaki entegrasyon, güncel sorunların çözümüne katkı sağlayacak ve çok yönlü bireylerin gelişimine yardımcı olacak anlamlı bir örüntü oluşturacaktır. Bu sebeple, öğrenme ve öğretme ortamlarında tek disiplinli yaklaşımdan disiplinlerarası yaklaşıma geçmek zorunlu hale gelmiştir (Ulusoy, 2007; Ürey, 2022). Bu doğrultuda, pragmatizm yaklaşımında, eğitim sürekli değişen bir olgu olarak ele alınır ve gerçek dünya problemlerine yönelik disiplinlerarası çözümler üretilmeye çalışılır (Ergün, 2017). Pragmatizm ile birlikte disiplinlerarasılığın felsefi temel dayanaklarından bir diğerinin ilerlemecilik yaklaşımı olduğunu söylemek mümkündür (Doğruluk, 2022). Eğitim alanında oldukça yenilikçi fikirlere sahip olan pragmatizm, eğitimle ilgili fikirlerini “ilerlemecilik” adı altında ortaya koymuştur (Sünney, 2020). İlerlemecilik yaklaşımına göre, eğitimin temel unsuru sürekli olarak yeniden yapılandırılan deneyimlerdir. Geçmişteki deneyimler gelecekteki davranışları etkilediğinden, deneyimler sürekli olarak yeniden yapılandırılır. Pragmatizm'in de etkisiyle ilerlemeciliğe göre eğitim sürekli değişen bir olgu olarak ele alınır ve eğitim, bireyi yaşama hazırlayan bir unsur olmaktan çok yaşamın kendisidir (Ergün, 2017). Bu yönüyle İlerlemeci eğitim anlayışı, toplumun ihtiyaç duyduğu bir anlayış olarak öne çıkar. Sonuç olarak, ilerlemecilik yaklaşımı eğitimde olduğu gibi disiplinlerarası çalışmalarda da temel bir rol oynar. Sürekli deneyimlerin ve bilgilerin yeniden yapılandırılması, farklı alanlardaki ilerlemeyi destekleyen bir dinamizm oluşturur. Bu sayede, toplumsal ihtiyaçlar daha etkili bir şekilde karşılanabilir ve disiplinlerarası ilerleme sağlanabilir.trinfo:eu-repo/semantics/closedAccessInterdisciplinarityFoundations of interdisciplinarityCognitive and psychological foundationsPhilosophical foundations.DisiplinlerarasılıkDisiplinlerarasılığın temelleriBilişsel ve psikolojik temellerFelsefi temellerDisiplinlerarası Yaklaşımın Temel DayanaklarıBook Chapter1429