Şeyh Ubeydullah Nehri’nin Siyasi Faaliyetleri

Yükleniyor...
Küçük Resim

Tarih

2017-07-10

Dergi Başlığı

Dergi ISSN

Cilt Başlığı

Yayıncı

Erişim Hakkı

info:eu-repo/semantics/openAccess

Özet

Osmanlı Devleti, Kürt coğrafyasını hâkimiyetine aldıktan sonra bölgede farklı statüde olan yönetim birimleri oluşturmuştu. Bunlar içerisinde özellikle sınır bölgelerinde olup belli bir otonomiye sahip olan emirlikler olmuştur. 19. yüzyıla kadar varlıklarını devam ettiren emirlikler, Osmanlı Devleti’nin merkezileşmesiyle birlikte kaldırılmışlardır. Kürt emirliklerinin kaldırılmasıyla Kürdistan’da oluşan iktidar boşluğunu şeyhler doldurmaya başlamıştır. Bu şeyhler içerisinde en önemli kişi kuşkusuz Şeyh Ubeydullah olmuştur. Şeyh Ubeydullah, sadece Osmanlı Kürtlerinin değil aynı zamanda İran Kürtlerinin de lideri konumundaydı. Şeyh Ubeydullah’ın siyasi faaliyetleri, babasından tevarüs ederek, daha genç yaşlarında başlamıştır. Ruslara karşı yapılan 1853-1856 Kırım Savaşı ile 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’na binlerce müridi ile birlikte katılmıştı. Ancak 93 Harbi’nden, savaş alanında yaşadığı bazı sıkıntılar nedeniyle ayrılmıştır. Şeyh Ubeydullah, Kürt aşiretlerinin ve toplumunun siyasi lideri olarak, Kürtleri kendi otoritesi altında otonom bir yönetim kurmak amacıyla 1879’da İmadiye Ayaklanması’nı yapmıştır ancak olayın bastırılmasından sonra Sultan’a sadakatini sunmasıyla affedilmiştir. Şeyh Ubeydullah’ın en fazla üzerinde durulan siyasi faaliyeti 1880’de İran-Kaçar Devleti’ne karşı yaptığı ayaklanmadır. İran’ın Kürtlere yaptığı zulümler, bölgede Ermeni ve Nasturilere tanınması öngörülen ayrıcalıklar, Kürt aşiretlerinin sınır ihlallerinden dolayı meydana gelen kargaşa, Şeyhin İran ile olan kişisel problemleri, İran’ın Sünni Kürtlere karşı iv yaptığı ayrımcılık gibi birçok problemin yanında, Şeyhin bölgeyi kendi kontrolüne almak istemesi gibi nedenlerle İran’a karşı başkaldırmıştır. Şeyh Ubeydullah’ın 1880 ayaklanmasında başarısız olması, İran’ın isteğiyle Rusya’nın bölgeye asker gönderecek olması ve İngiltere’nin baskıları sonucunda Osmanlı Devleti zor durumda kalmıştır. Bunun sonucunda Şeyh Ubeydullah, İstanbul’a getirildiyse de bir yıl sonra kaçıp tekrar ayaklanma hazırlıklarına başlaması İran, İngiltere ve Rusya’nın Osmanlı’ya baskı yapmasına neden olmuştur. Uluslararası baskının sonucunda Osmanlı Devleti, Şeyh Ubeydullah’ı Hicaz’a sürgüne göndermek zorunda kalmıştır

Açıklama

Anahtar Kelimeler

Şeyh Ubeydullah, Osmanlı-İran Sınırı, İmadiye Ayaklanması, İran Ayaklanması, Kürtler

Kaynak

WoS Q Değeri

Scopus Q Değeri

Cilt

Sayı

Künye