Eğitim Bilimleri Bölümü Koleksiyonu
Bu koleksiyon için kalıcı URI
Güncel Gönderiler
Öğe Kapsayıcı Eğitim: Tüm Çocuklar İçin Katılım, Öğrenme ve Gelişim Modeli(Mardin Artuklu Üniversitesi Yayınları, 2022) Sakız, Halis; Göksu, İdrisKapalı her sınıf kapısının ardında çeşitliliklerle dolu bir dünya vardır. Bu çeşitliliğin tanınması, kabul edilmesi ve hem okula hem de topluma faydalarının açığa çıkarılması, günümüzde eğitim sistemlerinin farkına vardığı ve erişmeye çalıştığı bir amaç haline gelmiştir. Bu amaca erişmenin en etkili yolu olarak değerlendirilen kapsayıcı eğitim modeli, tüm bireylerin nitelikli ve bütünleştirilmiş eğitimden faydalanabilmesi için hem politika hem de uygulama düzeyinde kabul görmeye başlanmıştır. Dünya genelinde çoğu ülke, eğitim sistemlerinde kapsayıcılığı inşa ederek okulun “tüm çocuklara çeşitli alanlarda gelişim ve öğrenme fırsatlarının sunulduğu” yerler olduğu ilkesini hayata geçirmeye çalışmaktadır. Son yıllarda kapsayıcı eğitime yönelik vurgunun artmasıyla birlikte bu alanda yapılan bilimsel çalışmaların sayısı ve niteliği de hızlı bir şekilde artmıştır. Kapsayıcı eğitim, gelişmekte olan ve farklı bağlamlar, dönemler ve bireyler açısından tanımlanması ve uygulanması çeşitlilik gösteren bir model olduğundan, bilimsel çalışmaların da kapsayıcı eğitimi çeşitli bakış açıları ile incelemesi mümkün olmuştur. Bu durumun olası bazı dezavantajlarının (örn. bir eğitim sisteminde ortak bir tanım üzerinde uzlaşma güçlüğü) yanında, kapsayıcı eğitimin doğasına uygun olarak bir çeşitlilik içinde ele alınışını sağlamasının, farklı ortam ve zamanlarda, o ortamın ve zamanın koşullarına uygun bir şekilde tanımlanması ve uygulanışı için bir fırsat olabileceği düşünülmektedir. Nitekim kapsayıcı eğitime yönelik tüm bu kavramsallaştırma ve uygulama çeşitliliği içinde herkesin üzerinde uzlaştığı amaç “tüm bireylerin eğitimden faydalanma fırsatlarının artırılması” şeklinde olmuştur. Benzer şekilde bu kitap, okul sistemlerinin tüm çocuklar için açık hale getirilerek tüm çocukların okullarda elde ettikleri yaşantıların kendi gelişim ve öğrenme süreçlerini kolaylaştırması amacıyla okulların hizmet kapasitelerinin artırılmasına yönelik temel bir hedefi benimsemektedir. Bu kitap, kapsayıcı eğitime ilişkin kavramların, ilkelerin ve uygulamaların bilinirlik düzeyini artırmak ve söz konusu içerikten herkesin faydalanabilmesini sağlamak ve tüm bireylerin rahatlıkla ulaşabilmesi amacıyla açık erişimli olarak yayımlanmıştır. Ayrıca bu kitabın tasarımında görsellik ön plana çıkarılarak ve bazı bölümlerde özetleme yapılarak tüm bireylerin rahatlıkla anlayabileceği bir tasarım benimsenmiştir. Bu çalışmayı hazırlayan akademisyenler ve uzmanlar, tüm okulların bütün çocuklara açık olması ve tüm çocukların nitelikli eğitimden faydalanabilmesi gerektiğine ilişkin akademik, pedagojik ve insani sorumluluk ilkesini benimsemişlerdir. Bu kitaba eğitim uygulayıcılarının, ebeveynlerin, çocukların, akademisyenlerin ve eğitim politikası üretenlerin erişmesi, okuması ve anlam üretmesi hedeflenmiş; çalışma içinde bunun gerçekleşebilmesi için tüm paydaşlar açısından okunabilirliği artıracak bir dil, tasarım ve anlatım kullanılmıştır. Kitap içinde çok sayıda bilgiye yer verilmiş, vurgular yapılmış, görseller kullanılmış, anlatım sadeleştirilmiş, örnekler verilmiş ve önerilerde bulunulmuştur. Bu çalışmanın içeriği, on beş temayı içerecek şekilde on başlık halinde hazırlanmıştır. Çalışmada ilk olarak Kapsayıcı Eğı̇tı̇mı̇n Mantığı ve İlkelerı̇ başlığı altında kapsayıcı eğitime ilişkin bilgi verilmiş, kapsayıcı eğitimin tanımı, bileşenleri, ilkeleri, dezavantajlı bireyler açısından değerlendirilmesi ve önündeki engellere ilişkin bir içerik sunulmuştur. İkinci ve üçüncü olarak Engellı̇ Bireylerde Eğı̇tı̇m, Öğrenme, Gelı̇şı̇m ve Özel İhtı̇yaçların Ekolojisı̇ ile Engellı̇lı̇ğı̇n Medikal, Sosyal ve Bı̇yoekolojı̇k Modellerı̇ başlıkları altında, günümüze dek eğitim sisteminden dışlanma olasılığı en yüksek bireyler olan engel ile tanılanmış olan öğrencilere ilişkin bir içerik sunulmuştur. Elbette bu kitabın yazarları, kapsayıcı eğitimin örnek öğrenci ve/veya öğrenci grubu hedeflemeksizin okulların tüm çocuklar için yeniden tasarlanması gerektiğini öngördüğünü bilmektedir. Ancak Türkiye’de ve dünya genelinde, özel gereksinimli bireylerin ve bu bireyler arasında engel ile tanılanmış olanların eğitim sistemlerindeki dezavantajlı koşullarının ve kapsayıcı eğitim ile ilişkilendirilmelerindeki kuramsal ve uygulamalı zorlukların devam ettiği dikkate alındığında, onlara ilişkin bilgi içeren bu başlıkların eklenmesinde fayda bulunmuştur. Dördüncü olarak Kapsayıcı Eğı̇tı̇mde Akran İlı̇şkı̇lerı̇ başlığı altında akranlarla beraber bütünleştirilmiş eğitimin faydaları ve akran ilişkilerinin kapsayıcılığa katkısı ele alınmıştır. Beşinci olarak Kapsayıcı Bireysel Eğitim Planı Tasarımı ve Uygulamaları başlığı altında kapsayıcı eğitim bağlamında bireysel ihtiyaçlar, kapsayıcı bir bireysel eğitim planının özellikleri ve bireysel eğitim planının kapsayıcılığının önündeki engeller tartışılmıştır. Altıncı ve yedinci başlıklar olan Öğrencı̇ Merkezlı̇ Sınıf Uygulamaları, Uyarlama ve Düzenlemeler ile İşbı̇rlı̇klı̇ Eğı̇tı̇m, Evrensel Tasarım ve Farklılaştırılmış̧Öğretim içinde sınıf ortamının kapsayıcılığının geliştirilmesine ilişkin detaylı bir içerik sunulmuştur. Sekizinci olarak Kapsayıcı Ölçme, Tanılama ve Değerlendirme başlığı altında, eğitim sistemlerinin en çok tartışılan alanlarından biri olan ölçme, tanılama ve değerlendirmenin kapsayıcı eğitim bağlamında nasıl ele alınıp geliştirilebileceğine ilişkin bir içerik sunulmuştur. Kitabın dokuzuncu başlığı olan Kapsayıcı Rehberlı̇k ve Danışmanlık Pratiklerı̇ içinde okul rehberlik ünitelerinin, tüm çocukların ruh sağlığı ve başarısı için nasıl yeniden yapılandırılıp hizmet verme kapasitelerinin güçlendirilebileceğine ilişkin bir içerik sunulmuştur. Devam eden başlık olan Davranış Gelı̇şı̇mı̇ ve Yönetimı̇ içerisinde davranış süreçleri kapsayıcı eğitim bağlamında incelenmiştir. Takip eden iki bölümde Özel Gereksı̇nı̇mlı̇ Öğrencı̇lerı̇n Sosyal-Duygusal Gelı̇şı̇mı̇ ve Özel Gereksı̇nı̇mlı̇ Öğrencı̇lerı̇n Akademik Gelı̇şı̇mı̇ başlıkları altında başta özel gereksinimi bulunanlar olmak üzere tüm öğrencilerin kapsayıcı eğitim süreçleri içerisinde sosyal-duygusal ve akademik açıdan maksimum düzeyde gelişiminin sağlanması adına bilgilendirici ve yönlendirici bir içerik verilmiştir. Kitapta takip eden on üçüncü, on dördüncü ve on beşinci başlıklar olan Kapsayıcı Eğı̇tı̇mde Aile Temellı̇ Uygulamalar, Çocuk Merkezlı̇ Kapsayıcı Aile Uygulamaları ve Öğrenme Desteğı̇ Sunulması ile Çocukları Desteklemede Aile Katılımı ve İletı̇şı̇m başlıklarında, özel olarak okul sisteminin önemli bir paydaşı olan ailelerin kapsayıcı eğitimdeki rolüne yer verilmiş, ailelerin çocukları desteklemede, okul süreçlerine pedagojik, sosyal ve kültürel açıdan katkıda bulunmada ve toplum kapsayıcılığının düzeyini artırmada üstlenebilecekleri rol detaylı bir şekilde anlatılmıştır.Öğe Are Lesson Plans Created by ChatGPT More Effective? An Experimental Study(INT SOC TECHNOLOGY EDUCATION, 2024) Karaman, Muhammet Remzi; Göksu, İdrisIn this research, we aimed to determine whether students' math achievements improved using ChatGPT, one of the chatbot tools, to prepare lesson plans in primary school math courses. The research was conducted with a pretest-posttest control group experimental design. The study comprises 39 third-grade students (experimental group = 24, control group = 15). The implementation process lasted five weeks and 25 lesson hours. In the experimental group, lessons were taught according to plans prepared using ChatGPT, while in the control group, existing lesson plans were used. Students' academic achievement was measured with a multiple-choice achievement test of 25 questions with two separate questions for each learning objective. According to the results, students' academic achievement increased significantly (d = 1.268) in math lessons taught according to lesson plans prepared using the ChatGPT. Although there was a difference between the posttest scores of the experimental group and the control group in favor of the experimental group, it was determined that this difference was not significant. These results show that teaching primary school math according to lesson plans prepared using ChatGPT is effective in academic achievement. Teachers should consider ChatGPT and their plans, combining them and benefiting from both in the implementation process.Öğe Inclusive mental health support for international students: Unveiling delivery components in higher education(CAMBRIDGE UNIV PRESS, 2024) Sakız, Halis; Jencius, MartyThis study examines the delivery components of inclusive mental health services in higher education, centering on international university students. Through interviews with 32 participants at a state university in the United States, including students, counseling staff, and faculty, six key themes emerged: mental health professionals’ multicultural self-awareness, focus on reparative services, mainstream mental health theories and approaches, professionals’ cultural background, faculty involvement and physical space and confidentiality. These findings underscore the importance of training for professionals, expansive mental health offerings, incorporation of diverse approaches, confidentiality, active faculty participation and suitable physical environments. By addressing these components, universities can enhance the quality of mental health support for international student populations, promoting their overall well-being and academic success.Öğe Structural Components of Inclusive Counseling Services for International University Students(Springer, 2024) Sakız, Halis; Jencius, MartyThis study aimed to investigate the structural components of higher education counseling services for international students through an inclusive approach. Data were collected via in-depth interviews with 32 participants including faculty, staff, and students and analyzed thematically. The themes that emerged included the necessity of aligning counseling services with the mission of education; the value of universal support and guidance; the benefits of collaboration among counseling units and other service providers; the need for counseling services to be designed for both providers and students; economic constraints and staffing shortages; impact of social, historical, and cultural factors on international students’ counseling needs; and the importance of international counselors in providing culturally responsive care. This study highlights the importance of inclusive counseling services for international students in higher education and provides valuable insights for developing and improving such services.Öğe Resilience and mental health literacy mediate the effect of caregiver burden on internalized stigma among mothers of children with disabilities(Routledge, 2023) Sakız, Halis; Kaçan, HavvaThis study explores the mediating role of psychological resilience and mental health literacy in the relationship between caregiver burden and internalized stigma among mothers of children with disabilities (CWD). A sample of 252 mothers completed measures assessing these variables. Results showed significant correlations between psychological resilience, caregiver burden, mental health literacy, and internalized stigma. Mediation analyses indicated that psychological resilience and mental health literacy partially mediated the relationship between caregiver burden and internalized stigma. These findings highlight the importance of enhancing psychological resilience and mental health literacy to alleviate caregiver burden and reduce internalized stigma among mothers of CWD.Öğe Teachers’ Immediacy Behaviors and Academic Achievement: A Relational Analysis(Sage, 22)This study investigated the associations between teachers’ immediacy behaviors, high school students’ academic achievement, and several demographic variables including gender, school type, class level, and the transition from primary to secondary education examination (TPSE) scores. A mixed methods research design was employed involving surveys and interviews. The survey was administered to 340 high school students attending 11 state schools in the Southeastern Region of Turkey. Interviews were conducted with 60 students attending the same schools. Findings of the research indicated (1) a moderate, positive, and significant relationship between students’ academic achievement and their TPSE scores; (2) a low, positive, and significant relationship between their academic achievement and teachers’ immediacy behaviors; and (3) a low, negative, and significant relationship between the students’ TPSE scores and teachers’ immediacy behaviors. Findings point to the importance of a holistic investigation of the factors associated with achievement at high school and the specific role played by teachers’ immediacy behaviors.Öğe Öğretim Programları Yetkinlik Alanlarının Değerlendirilmesi Öğretmen Ölçeği: Geçerlik ve Güvenirlik Çalışması(2023)Bu araştırmanın amacı öğretim programlarında yer alan sekiz anahtar yetkinliğin ölçülmesi için geçerli ve güvenilir ölçek geliştirmektir. Araştırma Mardin ili ve ilçelerinde görevli ortaokul öğretmenleri ile betimleyici tarama yöntemi kullanılarak yapılmıştır. Sekiz yetkinlik alanı ve 86 maddeden oluşan beşli likert tipi ölçek için uzman kanısından yararlanılmıştır. Ölçeğin yapı geçerliğini test etmek için 444 veriye açımlayıcı faktör analizi uygulanmıştır ve varimax döndürme yöntemi kullanılarak iki madde elenmiştir. Elde edilen yapının doğruluğunu test etmek amacıyla 640 veriye birinci düzey doğrulayıcı faktör analizi uygulanmıştır ve ortaya çıkan model uyum indeksleri incelenmiştir. Yapılan incelemeler sonucunda model uyum indekslerinin mükemmel uyum ile kabul edilebilir uyum düzeylerinde oldukları görülmüştür. Ölçeğin güvenirliğini belirlemek için yetkinlik alanlarının Cronbach Alpha güvenirlik katsayıları hesaplanmıştır. Yapılan tüm analizler sonucunda, bu çalışma öğretim programlarında yer alan sekiz anahtar yetkinliğin ölçülmesi açısından 8 farklı ölçek olarak yeterli derecede geçerli ve güvenilir olduğu tespit edilmiştir. Söz konusu alana ilişkin yapılacak çalışmalarda ölçeklerin kullanılabileceği önerilmiştirÖğe 6. Sınıf Türkçe Dersinde Yaratıcı Yazma Yaklaşımının Öğrencilerin Yazmaya Yönelik Tutumlarına ve Yazma Becerilerine Etkisi(T.C. Milli Eğitim Bakanlığı, 2023) Akto, Akif; Kıran Ölmez, Ela; Bindak, RecepBu araştırma, 6. sınıf Türkçe dersinde yaratıcı yazma yaklaşımının öğrencilerin yazmaya yönelik tutumlarına ve yazma becerilerine etkisini tespit etmek amacıyla yapılmıştır. Araştırma 2021-2022 eğitim-öğretim yılı 2. Dönem içerisinde Mardin ili Artuklu ilçesine bağlı bir ortaokulun 6. Sınıfında okuyan 20 öğrenciyle yürütülmüştür. Araştırmada veri toplama aracı olarak yarı deneysel yöntemle tek grup ön test/son test modeli uygulanmıştır. Etkinlikler haftada iki saat olmak üzere 8 hafta boyunca toplam 16 saat uygulanmıştır. Araştırmada veri toplama aracı olarak deneysel işlem öncesinde ve sonrasında yazmaya yönelik tutum ölçeği kullanılmıştır. Deneysel çalışma boyunca yaratıcı yazma etkinlik yaprakları kullanılmıştır. Veri toplama araçları çalışma grubunda ön test ve son test olarak uygulanmıştır. Çalışma kapsamında nicel verilerin analizinde SPSS 22.0 istatistik paket programı kullanılmıştır. Araştırma boyunca uygulanan yaratıcı yazma çalışmaları, betimsel analiz yöntemiyle analiz edilmiştir. Araştırmada şu sonuçlara ulaşılmıştır: • Yaratıcı yazma çalışmalarının neticesinde elde edilen son test puanları ön test puanlarına göre yüksek çıkmıştır. Çalışma grubunun ön test ve son test puanları eşleştirilmiş t-testi analizi uygulanarak karşılaştırılmış ve ön test ve son test puanları arasında anlamlı bir farklılık olduğu bulunmuştur. Buna göre Türkçe derslerinde uygulanan yaratıcı yazma uygulamalarının öğrencilerin yazma tutum ve becerilerinde anlamlı bir artışa neden olduğu tespit edilmiştir (p<0,05). • Betimsel analiz yöntemi sonucunda elde edilen verilere göre yaratıcı yazma çalışmaları, öğrencilerin yazma tutumlarını ve yazma becerilerini olumlu yönde geliştirmiştir.Öğe Developing and Validating the Attitudes Towards Inclusive Education Scale (AIES) Around Contemporary Paradigms of Inclusion(Springer, 2023) Sakız, Halis; Ergün, Naif; Göksu, İdrisA few educational models have evolved fast as inclusive education (IE), which has expanded from being a special education technique focused on integration to a comprehensive model that encompasses the education of all students. However, there is a lack of measurement tools that align with the evolving conceptualizations of IE, provide insights into its implementation in the field, and capture the perspectives of school staff. Therefore, the primary objective of this study was twofold: firstly, to develop the Attitudes towards Inclusive Education Scale (AIES) to assess the attitudes of school staff, including teachers, managers, and school counselors, towards IE; and secondly, to examine the relationships between staff attitudes, demographic factors (age, gender), work experience, educational level engaged with and prior training in IE. The AIES comprised 43 items and three distinct dimensions, demonstrating a valid factor structure and satisfactory internal consistency. The findings revealed that school staff's attitudes significantly varied based on gender and prior training in IE. This study makes a valuable contribution to the field by developing a robust and up-to-date attitude scale to assess attitudes towards IE.Öğe Pedagogical components in the inclusion of students with mathematical learning difficulties in mathematics classes(Taylor & Francis Online, 2023) Alnaim, Fahad Ahmed; Sakız, HalisThis study examined the pedagogical components involved in the inclusion of students with mathematical learning difficulties (SMLD) in primary schools in Saudi Arabia as perceived by teachers and educational supervisors. A qualitative method was used to gather information from 22 mathematics teachers and six educational supervisors about their opinions, practices, and experiences. Data were collected through semi-structured interviews, focus group discussions, and documents, and then analyzed using thematic analysis. The findings revealed three levels of pedagogical components that impact inclusion: systemic and structural components (such as readiness for inclusion and educational programs), teacher-related components (such as mastery of instructional practices and teacher preparedness), and studentrelated components (such as learned helplessness and learning tendencies). These findings stress the importance of considering the learning environment and developing effective strategies to support the inclusion of SMLD.Öğe Engagement of Higher Education Students in Live Online Classes: Scale Development and Validation(SpringerLink, 2023) Koçak, Ömer; Göksu, İdrisThis study aimed to develop and validate the Live Online Classes Engagement Scale (LOCES) to measure higher education (HE) students' live online classes (LOCs) engagement levels. The scale items were created after reviewing the studies focusing on engagement and those developing engagement scales. For validity and reliability, data were collected from 1039 students (Female=749, Male=290) who were receiving distance education via LOCs in 34 diferent departments of 21 universities in Turkey. As a result of exploratory and confrmatory factor analyses, a structure with six factors (social, instructional, technological, emotional, behavioral, and withdrawal) and 46 items was obtained. The total variance explained was 63.45%. As a result, the LOCES met the criteria necessary for validity and reliability. In conclusion, the LOCES can be used to measure the engagement levels of HE students in LOCs.Öğe Self-advocacy experiences of students with specific learning disabilities(SpringerLink, 2023) Sakız, Halis; Duygu Betül Koca, Zeynep Hande Sart, Deniz Albayrak-KaymakDiscussions about students with specific learning disabilities (SLD) often center on finding solutions for the difficulties they face in school. However, there is a lack of emphasis on the self-advocacy experiences of these students. Self-advocacy can empower students with SLD to pursue their interests, understand their rights, and effectively address any violations of those rights. Drawing on self-advocacy, which encompasses four domains (knowledge of self, knowledge of rights, communication, and leadership), this study explores the self-advocacy experiences of students with SLD enrolled in vocational high schools in Istanbul, Turkey. Twelve students (50.0% females; Mage=15.91 years; SD=1.08; range=14–18 years) participated in semi-structured interviews. The findings revealed that: (i) the students had limited knowledge of their SLD conditions, characteristics, and rights, despite having some self-awareness; (ii) they emphasized the difficulties and negative aspects when describing themselves and their school experiences; (iii) they were able to communicate their needs and preferences to school staff, but they were not frequently understood or responded to; and (iv) they rarely demonstrated leadership behaviors when advocating for others. These findings suggest that students with SLD may lack self-advocacy skills and are not effectively advocating for themselves and others in vocational high schools in Turkey.Öğe BEŞİNCİ SINIF İNGİLİZCE DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMININ KAPSAYICI EĞİTİM İLKELERİ ETRAFINDA İNCELENMESİ(Trakya Eğitim Dergisi, 2022) Gültekin Talayhan, Özgül; Sakız, HalisKapsayıcı eğitim, Türkiye dâhil dünya genelinde yaygınlık kazanan bir eğitim modeli haline gelmiştir. Kapsayıcı eğitim, öğrencilerin farklı ihtiyaçlarını, bireysel özelliklerini, yeterlilik ve eğitim düzeylerini ve kültürel yapılarını dikkate alarak, eğitim sisteminde ayrımcılığı azaltmayı, okul ve toplum süreçlerine katılımı artırmayı ve bu amaç doğrultusunda gerekli içerik, yaklaşım, yapı ve strateji değişikliklerinin yapılmasını öngören bir süreçtir. Öğrencilerin farklı ilgi ve ihtiyaçlarını karşılayan öğretim ortamlarının sağlanması için; öğretim uygulamalarının, öğrenme ortamlarının, kullanılacak içerik, yaklaşım ve stratejilerin nasıl olması gerektiğini açıklayan öğretim programlarının kapsayıcılığının sağlanması büyük önem taşımaktadır. Bu sebeple, bu çalışmanın amacı; 5. Sınıf İngilizce dersi öğretim programını kapsayıcı eğitim ilkeleri etrafında incelemek ve bir yarıyılı kapsaması planlanan, kapsayıcı eğitim değerlerine uygun bir öğretim programı önerisi hazırlamaktır. Çalışmadaki programda yer verilen özellikler, tüm devrelere ve tüm derslere uyarlanabilir niteliktedir.Öğe Unutulmuş Bir Okul Yöneticisi: Okul Müdür Yardımcılarının Yönetim Tarzları Okul İklimini Nasıl Etkiler?(Yaşadıkça Eğitim Dergisi, 2022) Yiğit, Mehmet; Ağalday, BünyaminBu araştırmanın amacı, okul müdür yardımcılarının benimsediği yönetim tarzlarının okul iklimine olan etkilerini incelemektir. Araştırma, nitel araştırma yöntemlerinden durum çalışması deseniyle yürütülmüştür. Araştırmanın verileri, 2021-2022 eğitim öğretim yılında Mardin’deki ilkokul ve ortaokullarda görev yapan öğretmen ve okul müdürlerinden yarı yapılandırılmış görüşme formu aracılığıyla toplanmıştır. Veriler, içerik analizi yöntemiyle analiz edilmiştir. Araştırma sonucunda, sağlıklı bir okul ikliminin oluşturulmasında okul müdür yardımcılarının önemli bir rolü olduğu görülmüştür. Ayrıca araştırma, müdür yardımcılarının benimsedikleri yönetim tarzlarının okul iklimini etkilediğine dair kanıtlar sunmaktadır. Demokratik, işbirlikçi ve destekleyici yönetim tarzlarını benimseyen müdür yardımcılarının okul iklimini olumlu etkilediği, buna karşın otoriter, ilgisiz ve karşı koyucu yönetim tarzını benimseyen müdür yardımcılarının ise okul iklimini olumsuz etkilediği sonucuna ulaşılmıştır. Bu bağlamda okul müdüründen sonraki en kilit rolü üstlenen müdür yardımcılarının okulda sağlıklı bir iklimin oluşması için öğretmenleri destekleyici ve motive edici bir anlayışla hareket etmeleri önemlidir.Öğe Öğretmenlerin Yaşam Doyumunun Bazı Değişkenlere Göre İncelenmesi(EĞİTİM VE İNSANİ BİLİMLER DERGİSİ: TEORİ VE UYGULAMA, 2022) Öter, Ömer Murat; Dağlı, AbidinYaşam doyumu, bireyin kendisinin belirlediği kriterler doğrultusunda yaşamının genel bir değerlendirmesi olarak tanımlanabilir. Yaşam doyumu, bir kişinin beklentilerini, sahip olduklarıyla karşılaştırarak elde ettiği durum ya da sonuç, hayata dair inanç ve değerlendirmelerinin toplamı veya kişinin kendi hayatı hakkındaki total durumu olarak ifade edilebilir. Yaşam doyumu, bireyin arzuları ile bireyin mevcut durumu arasındaki farktır. Bir bireyin yaşam doyumu incelenirken yaşamının somut yönleri ele alınır, olumsuza karşı olumlu durumlar tartılır ve genel memnuniyetle ilgili bir yargıya varılır. Yaşam doyumu seviyesi yüksek olan kişiler, yaşam doyumu seviyesi düşük olanlara göre daha mutlu bir yaşam sürmektedir. Sağlık durumu, çalışma yaşamı, alınan gelir miktarı, psikolojik durum, eğitim düzeyi, sosyal çevre, din, maneviyat, sosyal statü, refah koşulları, hükümet politikaları vb. faktörler yaşam doyumunu etkiler. Yaşam memnuniyeti zamanla azalırsa, sosyo-politik düzeni bozabilir. Bu çalışmanın amacı; ilkokullarda görevli sınıf öğretmenlerinin yaşam doyumuna ilişkin algılarının nasıl bir dağılım gösterdiğini ve bazı değişkenler açısından algılar arasında anlamlı bir fark olup olmadığını ortaya çıkartmaktır. Çalışmanın örneklemi, Mardin İli merkez ve bağlı ilçelerden random yöntemi ile seçilen 542 öğretmenden meydana gelmektedir. “Yaşam Doyumu Ölçeği” kullanılarak verilerin elde edildiği çalışmada varılan bazı önemli bulgular şunlardır: (1) Öğretmenlerin algılarının ortalamasının ölçek bazında “orta düzeyde katılıyorum” seviyesinde olduğu, (2) Öğretmenlerin öğrenim durumuna, cinsiyete, medeni duruma, mesleki kıdeme ve okulun bulunduğu yerleşim yerine ilişkin algıları arasındaki farkın anlamlı olduğu saptanmıştır.Öğe COVID-19 Salgın Sürecinin Eğitime Yansımaları: Fırsatlar ve Zorluklar(EĞİTİM VE İNSANİ BİLİMLER DERGİSİ: TEORİ VE UYGULAMA, 2022) Demir, Fehmi; Özdaş, Faysal; Çakmak, MürselCovid-19 salgını eğitim ile büyük bir şok oldu. Eğitim ile ilgili bütün paydaşlar daha önce alışık olmadıkları bir durumla baş başa kaldılar. Acil uzaktan eğitim ile öğrencilerin öğrenmesine devam etmeleri sağlanmışsa da bu sürecin eğitim üzerinde önemli etkileri olduğu belirtilmektedir. Bu etkilerin neler olduğunun belirlenmesi gelecekteki eğitimler için önem araz etmektedir. Bu araştırmada, öğretmen görüşlerine göre Covid-19 salgın sürecinin eğitime yansımalarının incelenmesi amaçlanmaktadır. Araştırmada olgubilim deseni kullanılmıştır. Çalışma grubu ölçüt örnekleme yöntemi ile belirlenmiştir. Araştırmanın çalışma grubunu farklı branş ve kurumlarda çalışan 26 öğretmenden oluşmaktadır. Veri toplama aracı olarak yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılmıştır. Veriler elektronik ortamda toplanmış olup toplanan veriler içerik analizi ve betimsel analiz ile çözümlenmiştir. Araştırma sonuçlarına göre Covid-19 pandemi sürecinin genel anlamda eğitime olumlu ve olumsuz yansımaları olduğu ortaya çıkmıştır. Olumlu yansımaların öğrenciye, öğretmene, uzaktan eğitime ve veliye yönelik olduğu; olumsuz yansımaların da eğitim öğretime, öğretmene, öğrenciye yönelik olduğu tespit edilmiştir. Öğrenciye yönelik olumsuz yansımaların da öğrencilerin sosyal ilişkileri, kişisel hayatları, psikolojik ve sağlık durumları ile ilgili olduğu ortaya çıkmıştır.Öğe Olağanüstü Koşullarda Öğretmenlerde Tükenmişlik: Covid-19 Sürecine İlişkin Bir İnceleme(Boğaziçi Üniversitesi Eğitim Dergisi, 2022) Kapçak, Rümeysa; Sakız, HalisBu çalışmanın amacı, öğretmenlerin Covid-19 pandemisi sürecinde tükenmişlik deneyimlerine ilişkin görüşlerine başvurarak tükenmişlik durumlarını ortaya çıkarmaktır. Çalışmanın nicel bölümünde 111, nitel bölümünde ise 14 öğretmenin katılımıyla gerçekleştirilen ve karma desen yaklaşımının kullanıldığı araştırmada nicel veriler Demografik Bilgi Formu ve Maslach Tükenmişlik Envanteri aracılığıyla, nitel veriler ise yarı yapılandırılmış görüşmeler yoluyla toplanmıştır. Bulgular, kadın öğretmenlerin kişisel başarı konusunda kendilerini daha yetersiz hissettiklerini ve öğretmenlerin tükenmişlik düzeylerinin branşa göre anlamlı düzeyde değiştiğini göstermiştir. Tükenmişlik, yaş ve kıdem arasında anlamlı bir ilişki bulunamamıştır. Öğretmenler pandemi nedeniyle fiziksel, sosyal, mesleki ve psikolojik sorunlar yaşamış, değişen eğitim gereksinimlerine uyum sağlamada bazı güçlüklerle karşılaşmış ve mesleki gelişim fırsatlarını kullanmıştır. Araştırma sonuçları, psikolojik olarak zor koşullar sırasında duygusal zorluklarla mücadele etmek için önleme ve iyileştirme programları yoluyla öğretmenlerin güçlendirilmesine yönelik ihtiyaca işaret etmektedirÖğe SEZAİ KARAKOÇ İLE İKİNCİ YENİ ŞAİRLERİNİN ORTAK İMGE EVRENİ(Folklor Akademi Dergisi, 2022) Kanter, Beyhanİkinci Yeni şairleri, uzak, yoğun ve serbest çağrışımlı imgeler kullanmaları, kapalı ve muğlak bir anlatımı benimsemeleri ile Türk şiirine tartışmaları uzun yıllar devam edecek yeni bir poetik anlayış getirirler. Sezai Karakoç’un İkinci Yeni şairleri arasında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği de güncelliğini koruyan bir tartışmadır. Ancak Sezai Karakoç da imgelerin kuruluşu, verili dilin kullanım biçimi, modern hayata başkaldırı ve kapalı anlatımın benimsenmesi gibi poetik özellikler bakımından İkinci Yeni’nin öncü şairleri arasında yer almaktadır. Dünya görüşleri ve hayatı anlamlandırma biçimleri bakımından farklı bir bağlamda yer alsalar da Sezai Karakoç’un estetik tutumu ile İkinci Yeni şairlerinin estetik tutumları ve şiir dilini kullanış biçimleri pek çok ortak noktada buluşmaktadır. Zira Sezai Karakoç da diğer İkinci Yeni şairleri gibi şiirlerinde yaşadığı çağın bunaltılarını, huzursuzluklarını, uyumsuzluklarını, tedirginliklerini ve bireyi etkisi altına alan dayatmalarını derin ve yoğun anlamlar içeren metaforik ve imgesel söylemler aracılığıyla dile getirir. Sezai Karakoç’un yoğun imgelerle kurulan şiirlerinde, içinde yaşanılan çağın ve modern kent hayatının eleştirisi; kapitalizmin etkileri, mimarinin dönüşümü, bireyin yozlaşması ve asli gerçekliğinden uzaklaşması bağlamında yansıtılırken geleneksel, İslamî ve metafizik unsurlar merkeze alınır. İkinci Yeni şiirinin öncülerinden olan Edip Cansever, Turgut Uyar ve Cemal Süreya’nın şiirlerinde ise modern hayatın eleştirileri, modern ve kentli bireyin kendine yabancılaşması ve dinmek bilmeyen bir uğultuya dönüşen varoluşsal kaygılarla, bunaltılarla boğuşması üzerinden aktarılır. Bu bağlamda Sezai Karakoç’un şiirlerindeki modernlik eleştirisi, Edip Cansever, Turgut Uyar ve Cemal Süreya’nın modernlik eleştirilerinde olduğu gibi bunaltı, uyumsuzluk ve huzursuzluk gibi yıkıcı duygu durumlarını yansıtmakla birlikte dinî ve metafizik bir içerik barındırması yönüyle daha farklı anlam alanlarına işaret etmektedir. Bu çalışmada Sezai Karakoç’un şiirlerinde yoğun olarak kullandığı imgeler ile Edip Cansever, Turgut Uyar ve Cemal Süreya’nın şiirlerindeki imgelerin çağrışımları ve göndergeleri bakımından benzerlikleri tespit edilerek yorumlanacaktır. Çalışmanın kapsamından dolayı sadece örneklem olarak seçilen imgelere odaklanılacaktır.Öğe Muhammed Hulûsî Ustrumcavî’nin Dîvânçe’sinde Batı Rumeli Türkçesi’ne Dair İzler(Dil Araştırmaları, 2022) Özdemir, BurçinMuhammed Hulusî Usturumcavî XVIII. yüzyılda Balkan coğrafyasında yetişmiş şeyh şairlerdendir. Muhammed Hulusî, şiirilerini dini tasavvufi konulu yazmıştır. Yüz kadar şiirini topladığı Dîvânçe’sinde Batı Rumeli Türkçesi özelliklerine rastlanılmaktadır. Çalışmada Dîvânçe’nin bilinen üç nüshasından Milli Kütüphane nüshası esas alınmıştır. Bunun nedeni, nüshasının müellih nüshasından istinsah edildiğine dair bir kayıt bulunması ve müstensihinin de Muhammed Hulusî gibi Usturumcalı olmasıdır. Dolayısıyla çalışmada, XVIII. yüzyıl Usturumca ağız özellikleri tespit edilmeye çalışılmıştır. Bu çalışmada öncelikle Muhammed Hulusî Usturumcavî’nin hayatı hakkında bilgi verilmiş, Dîvânçe’si ve nüshaları tanıtılmıştır. Daha sonra İnceleme bölümünde; Dîvânçe’ye özgü olarak tespit ettiğimiz dil özellikleri ses ve biçim bilgisi bakımından incelenmiş, bu özellikler Batı Rumeli Türkçesi’ne Dair İzler başlığıyla verilmiştir. Sonrasında ise Dîvânçe’nin Söz Varlığından Birkaç Kelime başlıklı bölümde Batı Rumeli Türkçesi söz varlığı kapsamında düşündüğümüz kelimeler verilmiştir. Sonuç bölümünde, Dîvânçe üzerinde yapılan dil incelemesi ile ulaşılan bulgular maddeler halinde sunulmuştur. Bu bulgulara göre; XVIII. yüzyıla ait Dîvânçe’de iste- ve dile- fiillerinden önce beklenen yükleme durumu ekinin yerine yönelme durumunun kullanılması karakteristiktir. XVII. yüzyılda dudak ünlülü olan çoğu ek, Dîvânçe’de düz ünlü ile yazılmıştır. Dîvânçe’de; görülen geçmiş zaman 1. çoğul kişi eki (-dıḳ) ile zarf fiil ekinin (-dıḳçe) damak uyumuna uymadığı tespit edilmiştir.Öğe Examining the Effect of Principals' Inclusive Leadership Practices on Organizational Hypocrisy through the Mediating Role of Trust in Principal(Participatory Educational Research, 2022) Ağalday, BünyaminThis study aims to explore the effect of inclusive leadership and trust in principal on organizational hypocrisy in schools. We employed a quantitative methodology and used a cross-sectional survey design and Structural Equation Modelling to determine the relationships between inclusive leadership, trust in principal, and organizational hypocrisy. The research sample consisted of 408 teachers working in preschool, primary, secondary and high schools in different regions of Türkiye. We collected the data of the study through "Inclusive Leadership Scale," "Organizational Hypocrisy Scale," and "Trust in Principal Scale." The results showed that inclusive leadership, directly and indirectly, affected organizational hypocrisy. According to the total effect, inclusive leadership had a significant, negative, and large impact on organizational hypocrisy and explained 75% of the variance in organizational hypocrisy. Results also indicated a direct effect of inclusive leadership on trust in principal and of trust in principal on organizational hypocrisy. In addition, trust in principal had a mediator effect between inclusive leadership and organizational hypocrisy. Consequently, inclusive leadership and trust in principal were important variables in reducing organizational hypocrisy in schools. In this context, principals need to increase trust in principal by displaying inclusive leadership behaviors to reduce organizational hypocrisy that causes negative consequences in schools.