Çocuk Gelişimi Bölümü Koleksiyonu

Bu koleksiyon için kalıcı URI

Güncel Gönderiler

Listeleniyor 1 - 16 / 16
  • Öğe
    Özel Eğitim ve Kaynaştırma
    (Nobel Yayıncılık, 2019) pınar polat
    Engellilik, toplumdan topluma algılanma biçimleri farklı olsa da tarihin en eski dönemlerinden günümüze varlığını sürdüren bir olgudur. Engellilik tarihine genel olarak bakıldığında, Antik Çağlarda Yunan ve Roma Uygarlıklarında engellilere yönelik algı, engellilerin toplumdan dışlanması yönünde olduğu, engelli bireylerin hakları konusunda baskılayıcı ve kısıtlayıcı uygulamalara maruz bırakıldıkları görülmektedir. Orta Çağ’a gelindiğinde engellilik düşüncesi Antik Çağ’a oranla daha kabullenilmiş fakat şeytanî bir durum ya da ilahi bir ceza şeklinde algılanmaya devam etmişti. Rönesans Dönemi, engellilere bakmanın ve eğitimlerinin toplumun bir zorunluluğu olduğu inancıyla yoksul ve engelliler için sığınma evleri gibi kurumların açıldığı bir dönem olmuş, bu gelişmelere rağmen bu dönemdeki değişim engellilere yönelik zihinsel algıların değişmesinde yeterli olamamıştır. Engelliliğin toplumsal bir konu haline gelmesi, engellilerin yasal haklarına ve korunmalarına yönelik köklü değişimler ise ancak 20. yüzyılın ikinci yarısında mümkün olabilmiştir (Subaşıoğlu ve Atayurt Fenge, 2019). Özel eğitimin tarihsel gelişimi dünyada ve Türkiye’de olmak üzere iki bölümde ele alınacaktır.
  • Öğe
    SURIYELI MÜLTECI EBEVEYNLERIN OKUL ÖNCESI EĞITIMDEN BEKLENTILERI VE BU BEKLENTILERIN KARŞILANMASINA YÖNELIK GÖRÜŞLERI (MARDIN İLI ÖRNEĞI)
    (2023) polat pınar; Deretarla Gül, Ebru
    Çalıma, Suriyeli mülteci ebeveynlerin okul öncesi eğitimden beklentilerini ve bu beklentilerin karşılanmasına yönelik görüşlerini belirlemek amacıyla gerçekleştirilmiştir. Araştırma nitel araştırma yöntemlerinden durum çalışması olarak tasarlanmıştır. Araştırmadaki çalışma grubunu belirlemek için ölçüt örneklem yöntemi kullanılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu Mardin ili Midyat ilçe merkezinde yaşayan, mülteci statüsünde bulunan ve çocukları 2022- 2023 eğitim öğretim yılında okul öncesi eğitim kurumuna devam eden 18 ebeveyn oluşturmaktadır. Araştırmanın verileri araştırmacılar tarafından hazırlanan yarı yapılandırılmış görüşme formuyla toplanmıştır. Verilerin analizinde içerik analizi yöntemi kullanılmıştır. Veri analizinde ilk olarak ebeveyn görüşleri yazılı olarak bilgisayara aktarılmıştır. Sonraki süreçte veriler birçok kez okunarak kodlanmıştır. Araştırma içerisinde sık sık katılımcıların görüşlerine doğrudan alıntılar ile yer verilmiştir. Bununla birlikte analiz edilen verilerin güvenilirliğini arttırmak için bağımsız bir araştırmacı tarafından da incelenmesi sağlanmıştır. Araştırma sonuçlarına göre, ebeveynlerin çocuklarının Türkçe öğrenmelerine, Türkiye’ye uyum sağlamalarına, iyi alışkanlık kazanmalarına, ilkokula hazırlanmalarına ilişkin beklentileri olduğunu ve bu beklentilerin büyük oranda karşılandığını görmekteyiz. Ayrıca okulun eve yakın olması, mevcut okula yönelik tavsiyeler, diğer çocuklarının da bu okula gelmeleri ve okulu beğenmeleri ebeveynleri mevcut kurumu seçmelerinde etkili olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Araştırmadan elde edilen sonuçlar doğrultusunda mülteci çocukların eğitiminde ailenin sürece dâhil edilmesi ve bu çocuklara yönelik planlanacak okul öncesi eğitim programlarında ailenin beklentilerinin dikkate alınması önerilebilir. Son olarak benzer çalışmaların öğretmenler ve okul idarecileriyle de yapılması önerilebilir.
  • Öğe
    Organizational gossip and teachers: Threat or opportunity?
    (Ekim- 2022) Ağalday, Bünyamin; Bozan, Serdar
    This research examines teachers‟ perceptions of gossip in schools. The research employed an explanatory approach of mixed methods. Quantitative data were obtained through the “Organizational Gossip Scale” and qualitative data were obtained through the semi-structured interview form. Quantitative data were collected from 302 teachers selected by simple random sampling method in secondary schools in Turkey. Qualitative data were collected from ten teachers chosen by the maximum variation sampling method. The research first revealed that gossip is a frequently used communication mechanism in schools, although participants have different perceptions of gossip. In addition, the results showed that gossip might be seen as an opportunity in school, given its functions of having information and developing relations. However, in terms of harmful effects such as poor performance and burnout in the qualitative results, gossip will be a threat to the school‟s stakeholders. Still, it can also be a threat in terms of organizational harm. In conclusion, gossip‟s significance in informal processes in schools was emphasized. Implications were made to practitioners and researchers that the threat aspect could be turned into an opportunity
  • Öğe
    Okul Yöneticiliği Alanında Yapılan Bilimsel Çalışmaların Kavramsal ve Yöntemsel Analizi
    (13.05.2023) Bozan, Serdar; Öztürk, Sevim
    Bu araştırmada, 1999-2020 yılları arasında Türkiye’de okul yöneticisi seçme, yetiştirme ve geliştirme alanında yapılan bilimsel çalışmaların kavramsal ve yöntemsel açıdan analizi amaçlanmaktadır. Bu araştırma betimsel bir araştırma olup, nitel araştırma yöntemlerinden belge-doküman inceleme tekniği kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Araştırma kapsamında 1999-2020 yılları arasında yayınlanmış olan 29 tez, 77 makale, 19 bildiri, 2 rapor olmak üzere toplam 127 çalışma analiz edilmiştir. Çalışmalara, Google arama motoru, Google Akademik arama motoru, YÖK Ulusal Tez Merkezi, Dergipark, Researchgate ve EBSCOhost veri tabanları kullanılarak ulaşılmıştır. Ulaşılan bilimsel araştırmalar kavramsal ve yöntemsel açıdan incelenmiştir. Elde edilen veriler yüzde ve frekanslara dayalı bir şekilde tablolar halinde sunularak yorumlanmıştır. Araştırmanın bulgularına göre; okul yöneticisi seçme, yetiştirme ve geliştirmeye ilişkin çalışmaların son yıllarda daha fazla araştırma konusu olduğu görülmüştür. Araştırmanın konusu olarak daha çok seçme ve yetiştirme konularının ele alındığı tespit edilmiştir. Çalışma amaçları içerisinde okul yöneticisi seçme, yetiştirme ve atamaya ilişkin görüşlerin değerlendirilmesi amacının ön plana çıktığı görülmüştür. Makalelerin yayımlanmasında farklı dergilerin tercih edildiği tespit edilmiştir. Tezlerin farklı üniversitelerde çalışıldığı görülmüştür. Araştırmacıların çoğunluğunun erkek olduğu görülmüştür. Bilimsel çalışmalarda nitel yöntemlerin daha fazla kullanıldığı; veri toplama aracı olarak belge doküman incelemesinin; örneklem/çalışma grubu seçiminde amaçlı örnekleme yönteminin daha fazla kullanıldığı görülmüştür. Örneklem/çalışma grubu olarak okul yöneticileri ve öğretmenlerin daha fazla tercih edildiği görülmüştür. Okul yöneticisi seçme, yetiştirme ve geliştirme alanında son 21 yıllık süreç içerisinde gerçekleştirilen çalışmalar incelendiğinde, bu konuda oluşagelen herhangi bir değişimden bahsedilemeyeceği gibi, okul yöneticisi seçme, yetiştirme ve geliştirmeye ilişkin sorunların bir kısır döngü şeklinde tekrarladığı söylenebilir.
  • Öğe
    Resimli Kitaplara Dayalı Çevre Eğitim Programının Okul Öncesi Dönem Çocuklarının Çevresel Tutumlarına ve Görüşlerine Etkisi
    (Dergipark, 2023) polat pınar; Deretarla Gül, Ebru
    Bu araştırma Resimli Kitaplara Dayalı Çevre Eğitim Programının okul öncesi dönem çocuklarının çevresel tutum ve görüşlerine etkisini incelemek amacıyla gerçekleştirilmiştir. Araştırma karma yöntem desenlerinden açıklayıcı sıralı desene göre tasarlanmıştır. Araştırmada hem nicel hem de nitel veri toplanmıştır. Nicel veriler “Çocukların Çevreye Karşı Tutumları Ölçeği- Okul Öncesi Versiyonu” ile toplanırken, nitel veriler “Çocuk Görüşme Formu” aracılığıyla toplanmıştır. Araştırmanın nicel bölümünde tek gruplu ön test-son test deneysel desen, nitel bölümünde durum çalışması deseni kullanılmıştır. Araştırmanın nicel veri analizleri için, Wilcoxon İşaretli Sıralar Testi, nitel veri analizleri için ise içerik analizi kullanılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu Mardin ili Midyat ilçesinde bulunan okul öncesi eğitim kurumuna devam eden 60-72 aylık 16 çocuk oluşturmaktadır. Çevre eğitiminin okul öncesi çocukların çevresel tutum ve görüşlerine etkisini ortaya koymak amacıyla araştırmacı tarafından hazırlanan Resimli Kitaplara Dayalı Çevre Eğitim Programı uygulanmıştır. Araştırma sonucunda, çevre eğitim programının çocukların çevresel tutum ve görüşlerinde etkili olduğu saptanmıştır.
  • Öğe
    Aday Öğretmen Yetiştirme Programının Etkililiğine İlişkin Aday ve Danışman Öğretmen Görüşlerinin Değerlendirilmesi
    (2019) Bozan, Serdar
    Bu araştırmanın amacı, aday öğretmen yetiştirme programının etkililiğini aday ve danışman öğretmen görüşleri ışığında belirleyerek sürece ilişkin önerilerde bulunmaktır. Çalışma grubunu 2015-2016 öğretim yılında Mardin ili Artuklu, Kızıltepe, Ömerli, Yeşilli, Nusaybin ilçe sınırları içerisinde bulunan anaokulu, ilkokul, ortaokul ve ortaöğretim okullarına atanan 207 aday öğretmen ve aday öğretmenlere görevlendirilen 179 danışman öğretmen oluşturmuştur. Araştırmada karma araştırma yöntemi kullanılmış, toplanan veriler karma araştırma modeli ile bir araya getirerek yorumlanmıştır. Nicel verilerin toplanmasında araştırmacılar tarafından aday ve danışman öğretmenler için ayrı geliştirilen “aday ve danışman öğretmen ölçekleri”, nitel verilerin toplanmasında ise benzer şekilde araştırmacılar tarafından geliştirilen yarı yapılandırılmış görüşme formları kullanılmıştır. Nicel verilerin istatistiksel çözümlenmesinde, t- testi ve ANOVA teknikleri kullanılmıştır. Nitel verilere, içerik analizi uygulanarak yorumlanmıştır. Nicel bulgular, aday öğretmenlerin programın etkililiğine dair çoğunlukla kararsız, danışmanların ise programdan memnun olduğunu göstermektedir. Nitel verilerden elde edilen bulgular değerlendirildiğinde programın öğretmenliğe yeni atanmış adaylar için çok yararlı bir program olduğu yönündedir.
  • Öğe
    Öğretmenlerin Mesleklerinin İlk Yıllarında Sınıf Yönetiminde Yaşadıkları Sorunlara İlişkin Görüşlerinin Değerlendirilmesi
    (2020) Bozan, Serdar; Ekinci, Abdurrahman
    Bu çalışmada; mesleklerinin ilk yıllarında öğretmenlerin sınıf yönetimine ilişkin yaşadıkları zorlukları ve süreç içerisinde kazandıkları tecrübeleri belirlemekle beraber göreve yeni başlayan öğretmen adayları için sınıf yönetimine yönelik önerileri alınmaya çalışılmıştır. Araştırma tarama türünde nitel bir çalışmadır. Bu amaçla 2016-2017 eğitim ve öğretim yılında, Mardin – Artuklu ilçesinde, farklı kademe, okul türü ve branştan amaçlı örnekleme tekniklerinden maksimum çeşitlilik örneklemesi tekniği ile belirlenen 64 öğretmen ile çalışma grubu oluşturulmuştur. Çalışmaya katılan öğretmenlere veri toplama formları dağıtılarak toplanmıştır. Elde edilen veriler içerik analizine tabi tutularak, bulgular; tema, alt tema/görüş ve frekanslarla birlikte tablolar halinde sunulmuştur. Çalışma bulguları incelendiğinde öğretmenlerin sınıf yönetiminde genel olarak öğretmen yeterlilik/özelliklerinden kaynaklı (öğrenci dikkatinin canlı tutulması, öğretmen alan yetersizliği...) öğrencilerden kaynaklı (öğrencilerin derse hazırlıksız gelmesi, öğrenci hazırbulunuşluk durumları, belirlenen kuralların ihlal edilmesi...), velilerden kaynaklı (sosyal ve kültürel farklılıklar, veli tutumları), mekandan kaynaklı (fiziki şartların yetersizliği, sınıfların kalabalık olması) hususlarda sorun yaşadıkları tespit edilmiştir. Göreve yeni başlayan öğretmen adayları için sınıf yönetimine yönelik önerilerin ise öğretmen yeterliliklerinin geliştirilmesi, uygun sınıf ikliminin oluşturulması, farklı yöntem-teknik kullanımı ve mekanın düzenlenmesi hususlarında olduğu görülmüştür.
  • Öğe
    Zorunlu Okul Öncesi Eğitime Geçiş ile İlgili Anasınıfı ve Sınıf Öğretmenlerinin Görüşlerinin Değerlendirilmesi
    (2019) Bozan, Serdar; Ekinci, Abdurrahman
    Bu araştırmada anasınıfı ve sınıf öğretmenlerinin zorunlu okul öncesi eğitim ile ilgili görüşlerinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Bu kapsamda öğretmenlerin zorunlu okul öncesi eğitime ne kadar hazır olduğu, zorunlu okul öncesi eğitimin ilkokula başlayacak öğrencilere etkisi, mevcut programın zorunlu okul öncesi eğitim için yeterliliği ile ilgili görüş ve önerileri ele alınmıştır. Araştırmada olgu bilim deseni kullanılmıştır. Araştırmanın çalışma grubu amaçlı örnekleme yöntemlerinden maksimum çeşitliliğe göre belirlenmiştir. Çalışma grubunu 10 anasınıfı öğretmeni ve 10 sınıf öğretmeni oluşturmuştur. Araştırma sonucunda; zorunlu okul öncesi eğitiminde bölgesel farklılıkların göz önünde bulundurulması, uygulamaya dönük ve oyunlaştırılmış etkinlikler içermesi, sınıf dışı etkinliklere daha fazla yer verilmesi ve sosyalleşmeyi desteklemesi halinde 1. sınıfa başlayacak öğrencilere alt yapı oluşturarak, dil kazanımı ve gelişimine, öz bakım becerilerinin gelişimine katkısı olacağı düşünülmektedir.
  • Öğe
    Sınıf Öğretmenlerinin Özel Yetenekli Öğrencilere İlişkin Algıları: Metaforik Bir Çalışma
    (2018) Bozan, Serdar
    Bu araştırma sınıf öğretmenlerinin özel yetenekli öğrencilere ilişkin algılarını tespit etmek amacıyla yapılmıştır. Çalışma evrenini 2017-2018 eğitim ve öğretim yılında Mardin ili Artuklu ilçesinde bulunan resmi ve özel okullar oluşturmuştur. Çalışma örneklemini ise bu okullarda görev yapan 210 sınıf öğretmeni oluşturmuştur. Araştırmada olgu bilim deseni kullanılmıştır. Veriler form kullanılarak toplanmıştır. Araştırmada amaçlı örnekleme tekniklerinden maksimum çeşitlilik örnekleme tekniği kullanılmıştır. Toplanan veriler içerik analizine tabi tutulmuş, analiz birimi olarak cümleler seçilmiş ve tablolara aktarılarak tema, metafor ve frekanslarla birlikte sunulmuştur. Araştırmada elde edilen verilerin analizi sonucunda 107 metafor ve 14 tema üretilmiş olup, sınıf öğretmenlerinin özel yetenekli öğrencilere yönelik olarak en çok “maden” metaforunu kullandıkları bulgulanmıştır.
  • Öğe
    Okul Müdürlerinin Öğretmen Performans Değerlendirme Yeterliliklerinin Okul Müdürleri ve Öğretmen Görüşlerine Göre İncelenmesi
    (Güz- 2019) Bozan, Serdar
    Bu çalışmanın amacı, okul müdürlerinin “öğretmen performans değerlendirme” kapsamında yaptıkları değerlendirmelere ilişkin yeterliliklerini okul müdürleri ve öğretmen görüşleri ışığında belirleyerek, “öğretmen performans değerlendirme” süreci ile ilgili önerilerde bulunmaktır. Çalışma evrenini 2016-2017 eğitim ve öğretim yılında Mardin ili Artuklu ve Kızıltepe ilçe sınırları içerisinde bulunan anaokulu, ilkokul, ortaokul ve ortaöğretim okulları oluşturmuş olup, çalışma örneklemini bu okullarda görev yapan 102 okul müdürü ile 483 öğretmen oluşturmuştur. Çalışmaya kaynak teşkil eden veriler nicel araştırma yöntemlerinden betimsel tarama modeli ile elde edilmiştir. Verilerin toplanmasında “Öğretmen Performans Değerlendirme Süreci Müdür Yeterliliği Ölçeği” kullanılmıştır. Nicel verilerin istatistiksel çözümlenmesi, Mann Whitney- U testi ve Kruskall Wallis testleri kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Araştırma sonuçlarına göre; okul müdürlerinin öğretmen performans değerlendirme sürecine yönelik yeterlilik algıları “katılıyorum” ve “kesinlikle katılıyorum” düzeyinde iken, öğretmenler okul müdürlerini belirlenen kriterlere göre “katılıyorum” düzeyinde yeterli görmekle beraber, amaç ve uygulama-değerlendirme boyutunda “kararsızım” düzeyinde değerlendirmişlerdir. Öğretmenlere ait bulguların demografik özelliklerden cinsiyet grupları ile müdür yeterliliklerinin “amaç” boyutunda anlamlı bir fark görülmüş olup, amaç boyutunda kadınların okul müdürlerini daha yüksek düzeyde yeterli gördükleri saptanmıştır. Okul türü değişkeni açısından “güvenirlik, yeterlilik, ölçek yeterliliği ve uygulama – değerlendirme” boyutlarında anlamlı fark görülmüş, okul müdürlerine ilişkin en yüksek yeterlilik algısı anaokulu, ilkokul, ortaokul ve ortaöğretim şeklinde sıralanmıştır. Okul müdürü ve öğretmen görüşleri karşılaştırıldığında görüşler arası anlamlı bir fark tespit edilmiş olup, öğretmen performans değerlendirme sürecine dair okul müdürü yeterlilik algılarının öğretmenlere göre daha yüksek düzeyde olduğu sonucuna varılmıştır.
  • Öğe
    Öğretmen Performans Değerlendirme Sürecine İlişkin Okul Müdürü ve Öğretmen Görüşlerinin Değerlendirilmesi: Nitel Bir Çalışma
    (2018) Bozan, Serdar; Ekinci, Abdurrahman
    Bu araştırmanın amacı, okul müdürlerinin “öğretmen performans değerlendirme” kapsamında değerlendirme yeterliliklerini okul müdürleri ve öğretmen görüşleri ışığında belirlemektir. Çalışma grubunu 2016-2017 eğitim ve öğretim yılında Mardin ili Artuklu ilçesi sınırları içerisinde bulunan anaokulu, ilkokul, ortaokul ve ortaöğretim okullarında görev yapan 15 okul müdürü ile 15 öğretmen oluşturmuştur. Veri toplama yöntemi olarak yarı yapılandırılmış görüşme tekniği kullanılmıştır. Veri toplama aracı olarak 12 sorudan oluşan “Öğretmen Performans Değerlendirme Süreci Müdür Yeterliliği Yarı Yapılandırılmış Öğretmen Görüşme Formu” ve “Öğretmen Performans Değerlendirme Süreci Müdür Yeterliliği Yarı Yapılandırılmış Okul Müdürü Görüşme Formu” hazırlanmış ve veriler yüz yüze gerçekleştirilen görüşmelerle toplanmıştır. Araştırmanın veri toplama sürecini oluşturan görüşme uygulamasının örneklemi, amaçlı örnekleme olarak maksimum çeşitlilik örnekleme yöntemi kullanılarak daha önceden belirlenen okullarda 15 okul müdürü ve 15 öğretmen ile oluşturulmuştur. Veriler içerik analizine tabi tutulmuştur. Analiz birimi olarak cümleler seçilmiş ve tablolara aktarılarak frekanslarla birlikte sunulmuştur. Nitel verilerden elde edilen bulgulara göre değerlendirme sonrası puanlamadan kaynaklı sorunlar yaşanmasına rağmen okul müdürleri ve öğretmenlerin öğretmen performans değerlendirme sürecini olumlu gördükleri tespit edilmiştir. Okul müdürlerinin süreci yönetme yeterliliği konusunda farklı görüşler mevcut olup okul müdürlerine hizmet içi eğitim verilmesi ve mevcut uygulamaların mevzuat ve işleyiş itibariyle daha kapsamlı şekilde ele alınarak düzenlenmesi halinde sürecin daha verimli şekilde uygulanacağını ifade etmek mümkündür.
  • Öğe
    ANASINIFINA DEVAM EDEN ÇOCUKLAR VE ANNELERİNİN DOĞAYA YAKINLIK (BİYOFİLİ) SEVİYELERİNİN İNCELENMESİ
    (2018) POLAT, PINAR
    Biyofili olarak ifade edilen doğaya yakınlık kavramının bireyler tarafından içselleştirilmesinde erken çocukluk dönemi kritik öneme sahiptir. Çocukların doğaya karşı merak duygusundan yola çıkarak iyi bir öğrenme ortamı oluşturulabilir. Böylece çocuğa sunulan doğal öğrenme ortamları ile çocuğun doğaya yakınlığı artacaktır. Bu dönemde, nitelikli bir çevre eğitimi kapsamında çocuklara doğrudan sunulan duyusal deneyimler onların ileriki yaşantılarında çevreye karşı olumlu davranışlar geliştirmelerini sağlayacaktır. Günümüzde çocukların günlük doğa deneyimleri ile ebeveynlerinin doğaya karşı tutumları arasında bir ilişki olduğu ile ilgili kanıtlarda artmaktadır. Çocukların doğaya yakınlıkları ebeveynlerinin doğaya yakınlıkları arasındaki ilişkinin nasıl olduğu ve bu ilişkinin olumlu olması için nelerin yapılabileceği ile ilgili çalışmalar önem kazanmaktadır. Bu çalışmanın amacı okul öncesi eğitim kurumlarına devam eden 48-66 aylık çocukların ve annelerinin doğaya yakınlıkları (biyofili) arasında bir ilişkinin olup olmadığını belirlemektir. Çalışmanın örneklemini, Mardin ili Midyat ilçesinde yer alan resmi ve özel anasınıflarına devam eden 100 çocuk ve onların anneleri oluşturmaktadır. Çalışmada veri toplama aracı olarak “Kişisel Bilgi Formu”, “Çocuklar için Biyofili Ölçeği”, yetişkinler için “Doğaya Bağlılık Ölçeği” kullanılmıştır. Verilerinin analiz sonucunda, çocukların ve ebeveynlerinin biyofili seviyeleri yüksek bulunmuş olup çocukların ve annelerinin biyofili seviyesi arasında bir ilişki tespit edilememiştir. Ayrıca çocukların biyofili seviyeleri annelerin çocukken yaşadıkları yerleşim yeri, konut tipi, çocukken doğal alana çıkma sıklıkları, çocukken dışarda zaman geçirdikleri yer ve eğitim düzeyine göre farklılık göstermemiştir.
  • Öğe
    YAZ ANAOKULUNDA EĞİTİM ALAN VE ALMAYAN İLKÖĞRETİM BİRİNCİ SINIF ÖĞRENCİLERİNİN SOSYAL BECERİLERİNİN İNCELENMESİ (Mardin İli Örneği)
    (2014) POLAT, PINAR
    Bu araştırmanın amacı, yaz anaokulunda eğitim alan ve almayan ilköğretim birinci sınıf öğrencilerinin sosyal becerilerinin tespiti ve öğrencilerin sosyal becerilerinin bazı değişkenler açısından incelenmesidir. Araştırmanın evreni, Mardin ilinde 2012-2013 eğitim öğretim yılında Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı ilköğretim okullarında birinci sınıfa devam eden öğrenciler ve bu öğrencilerin ailelerinden oluşmaktadır. Araştırmanın örneklemini, 2012-2013 eğitim öğretim yılında Mardin ili Kızıltepe ilçe Milli Eğitim Müdürlüğü'ne bağlı Bahçelievler ve Dicle ilköğretim okullarında birinci sınıfa devam eden öğrencilerden yaz anaokulunda eğitim alan 99 öğrenci ile herhangi bir eğitim kurumunda okul öncesi eğitimi almayan 70 öğrenci ve aileleri oluşturmaktadır. Bu araştırmanın bağımlı değişkeni yaz anaokulu eğitimi, bağımsız değişkeni sosyal beceriler, kontrol değişkeni ise çocukla iletişimde kullanılan dildir. Araştırmada, öğrencilerin sosyal beceri düzeylerini ölçmek için Yrd. Doç. Dr. Hasan Avcıoğlu ile Prof. Dr. Gönül Akçamete tarafından geliştirilen Sosyal Becerileri Değerlendirme Ölçeği (SBDÖ) ve öğrencilerin kişisel bilgilerini tespit etmek için araştırmacı tarafından hazırlanan Kişisel Bilgi Formu kullanılmıştır. Verilerin analizi SPSS (Statistical Package for Social Sciences) paket programı ile yapılmıştır. Verilerin analizinde Kovaryans analizi (ANCOVA) testi kullanılmıştır. Bağımsız değişkenin bağımlı değişken üzerinde ne derece etkili olduğunu tespit etmek için, etki büyüklüğünü gösteren eta-kare analizinden yararlanılmıştır. Araştırma sonucunda; yaz anaokulunda eğitim alan öğrencilerin sosyal uyum, konuşma-bilişsel ve otokontrol becerileri puanlarının okul öncesi eğitim almamış çocukların puanlarına göre daha yüksek olduğu bulunmuştur.
  • Öğe
    ORTAÖĞRETİM ÖĞRENCİLERİNİN OKULA İLİŞKİN TUTUMLARININ DEVAMSIZLIK VE OKUL BAŞARILARI ARASINDAKİ İLİŞKİ
    (YYÜ Eğitim Fakültesi Dergisi (YYU Journal Of Education Faculty), 2013) karadaş, halil
    The purpose of this study is to determine the level of effect of high school students’ attitudes on their absence and school success and to find out whether the attitudes of high school students towards school change according to personal values of them or not. The data of this study is collected through survey technique from quantitative methods. The study group is consisted of 10th grade students in 10 government high schools located in Viranşehir, the town of Şanlıurfa city, in academic years of 2011-2012 spring term. In the selection of the study group, stratified sampling method was used and at least 25 percent of the students in 10th grade in each school filled the scales. Test techniques such as percent, standard deviation, t-Test, variance (ANOVA) analysis and Tukey-HSD were used. ‘’Attitudes towards school scale’’ with 21 items developed by Adıgüzel (2012) was used to collect data for this study. The scale is composed of 4 negative and 17 positive attitude items under 4 sub dimensions and was applied to 357 students: 201 boys, 156 girls. SPSS 16.0 was used for the statistical analysis. According to results obtained through this study, female students’ attitudes towards school are found to be significantly more positive than male students. Students’ attitudes towards school show significant difference compared to their absence levels. Students with lower level of absenteeism are found to have more positive attitudes to school compared to students with more level of absenteeism. However, students’ attitudes towards school do not show any significant difference compared to their marks and school success level.
  • Öğe
    Pozitif Okul Yönetiminin Öğretmenlerin Örgütsel Bağlılığına Etkisi
    (Journal of Educational Reflections, 2017) karadaş, halil
    Bu araştırmanın amacı, öğretmenlerin pozitif okul yönetimi ile örgütsel bağlılık algıları arasındaki ilişkiyi betimlemek, ayrıca pozitif okul yönetimi algılarının, bazı değişkenlere göre anlamlı şekilde farklılık gösterip göstermediğini tespit etmektir. 13 ilköğretim okulu ve bu okullarda görev yapan 329 kişiden oluşan bir çalışma grubu üzerinde gerçekleştirilen araştırma sonunda öğretmenlerin pozitif okul yönetimine ilişkin algıları yeterli, genel örgütsel bağlılık algıları ise orta düzeyde bulunmuştur. Sonuçlara göre, pozitif okul yönetimi öğretmenlerinin örgütsel bağlılık algısını pozitif yönde, orta düzeyde ve anlamlı şekilde yordamaktadır.