Arap Dili ve Kültürü ABD - Yüksek Lisans Tez Koleksiyonu

Bu koleksiyon için kalıcı URI

Güncel Gönderiler

Listeleniyor 1 - 20 / 54
  • Öğe
    Yabancılara Arapça öğretim setlerinde gramer içeriği: el-Arabiyyetü Beyne Yedeyk ve el-Arabiyye Lin-Naşiîn setlerinin incelenmesi
    (Mardin Artuklu Üniversitesi, 2020) Salihoğlu, Anas; Aladwanı, Khaled
    Bu çalışma, Arapça öğrencilerine sunulan Nahiv kurallarını tekrar gözden geçirmek amacıyla "el-Arabiyyetu Beyne Yedeyk" ve "el-Arabiyyetu Lin-Nâşiîn" adındaki Arapça öğretim serilerinin içeriğini Nahiv (Dil Bilgisi) bakımından analiz etmeyi hedeflemektedir. Yine bu çalışmada, teorik ve pratik düzeyde Nahiv içeriği, alanı, bu içeriğin dağılımı, seçimi ve sunum şekli ile Nahiv kurallarının yapısı ve işlevi arasında uyum sağlanarak basit cümleden başlayıp bütünsel metne varıncaya kadar entegre bir Nahiv içeriği hazırlanmaktır. Çalışma önsöz, giriş, üç bölüm ve sonuç kısımlarından oluşmaktadır. Giriş bölümünde araştırma konusu olan iki Arapça öğretim serisinin tanıtımının yanı sıra Nahiv ve Nahiv İçeriği kavramlarına yer verilmiştir. Birinci bölümde "el-Arabiyyetu Beyne Yedeyk" ikinci bölümde ise "el-Arabiyyetu Lin-Nâşiîn" serisinin Nahiv içeriği ele alınmıştır. Üçüncü bölümde Arapça öğretim serilerindeki Nahiv içeriği hakkında görüş ve önerilere, sonuç bölümünde ise çalışmanın varmış olduğu sonuç ve tavsiyelere yer verilmiştir. Çalışma sonucunda aşağıdaki sonuçlara varılmıştır: Nahiv içeriğinin yapı ve işlev bakımından incelenmesi gerekmektedir. Cümlenin Nahiv'i ile metnin Nahiv'i bir bütündür ve birbirinden ayrılamazlar. Çalışma; fayda, amaç, aşamalı ilerleme ve yaygınlaşmanın Nahiv içeriğinin seçimini etkileyen en belirgin unsurlar olduğunun vurgulamaktadır. Seviyelere göre içeriğin dağılımı bu unsurların çerçevesinde olmalıdır. Düzeltilmiş Tümevarım (Endüktif) Yöntemi, metnin Nahiv'i ile bağlantılı olduğu için Nahiv eğitiminde en iyi yöntemdir. Yine bu çalışma ana dili Arapça olmayanlara Nahiv öğretiminde açık bir metot uygulamanın yapı ve işlev uyumu çerçevesinde gerçekleşmesini vurgulamaktadır. Bu yöntem sayesinde Nahiv öğretimindeki hedefe varılır ve öğrenciler bilgi, dilsel ve iletişimsel yeterlilik kazanırlar. Çalışma sonunda ana dili Arapça olmayanlara Nahiv öğretimi müfredatının bilimsel ve akademik standartlara göre geliştirilmesi ve sürekli olarak bu müfredatın değerlendirilmesinin gerekli olduğu önerilmiştir. Ayrıca ana dili Arapça olmayanlar için Arapça eğitim kitaplarında Nahiv eğitiminin değerlendirilmesi sürecinde çalışmanın ulaştığı temel ve kriterlerin benimsenmesi önerilmiş ve Nahiv öğretmenlerinin sürekli eğitimle yeterliliklerinin artırılmasının önemi vurgulanmıştır.
  • Öğe
    Yabancılara Arapça öğretiminde kullanılan silsiletül-lisan isimli setin içerik yönünden değerlendirilmesi
    (Mardin Artuklu Üniversitesi, 2020) Kayal, Raneem; Adwanı, Khaled Al
    Bu çalışma yabancılara Arapça öğretiminde kullanılan silsiletül-lisan isimli setin içerik yönünden değerlendirilmesim. Şöyle ki, en önemli temel bileşenlerini ele almaktadır bunlardan; dil öğeleri ve dil becerilerinin üç aşamalı geçiş süreci: Birinci aşama (Betimsel çalışma aşaması): Bu aşamada, dilsel içerik öğelerini seçme ve bunları setteki sunma yöntemindeki izlenmesi gereken temel standartları öne sürülür. İkinci aşama (Eleştirel çalışma aşaması): Bu aşamada, dilsel içerik öğelerinin tasarımında ve bunların dil setinde öğrenciye sunma yönteminde benimsenen ve izlenen temellere ilişkin bilimsel eleştiriler yöneltilir. Üçüncü aşama (Değerlendirme çalışma aşaması): Bu aşamada, silsiletül- lisan setinin dilsel içeriğine ait öğelerin sınıflandırılmasında teorik prensiplerden yola çıkarak ve bunların setin içerisindeki sunma yönteminden harketle dilsel içeriğinin geliştirilmesine yönelik öneriler sunulur. Bu araştırma, öğretim hedeflerinin alanlarından hareketle dil fonksiyonlarının bölümlerine uygun olarak dil becerilerinin yeniden tasnif edilmesi gerektiğinin sonucuna ulaşmıştır. Bu yeni tasnif, yabancıların arapça öğrenimlerindeki farklı dilsel yönlerine değinerek bizim bakış açımaza göre dilsel içeriğe yönelik önerilen organizasyon yapısı sunulur. Bu çalışma, yabancılara arapça öğretiminde kullanılan silsiletüllisan dil setinin eğitim içeriğinin geliştirilmesine ilişkin eleştirel yeni bir vizyon sunmaktadır. Öğrencilerin dil anahtarlarını tutabilme ve dil gereksinimlerini gidereme hususundaki isteklerini yerine getirmeye yönelik set düzeyinin yükseltilmesini amaçlamaktadır. Bunu da ihtiyaçların analizinden başlayıp dil programlarının değerlendirmesiyle sonuçlandırıp bu metodun geliştirilme sürecini içine alan temel süreçleri aktarma yoluyla yapmıştır. Bu süreç şunları kapsamaktadır: Öğrencilerin ihtiyaçlarını belirleme, programın akışını analiz etme, öğrenim sonuçlarını planlamak, eğitim materyallerini seçmek ve hazırlamak.
  • Öğe
    Türkiye'deki imam hatip liselerinde Arapça öğretiminde uygulanan programların dilsel içeriği
    (Mardin Artuklu Üniversitesi, 2020) Bekir, Abdurrahman; Aladwanı, Khaled
    Her bir ders programı, genellikle eğitsel, özel olarak da dilsel içeriği ile müfredatın ana unsurudur. Bu çalışma müfredatın amacına ve hedefine ulaşması için dilsel içeriğin yapısı, dağıtımı, kelime haznesi, sunuş yöntemleri, dil özellikleri, noktalama işaretleri ve ayarlaması ile ilgilenir. Bu çalışma, (Türkiye'deki İmam Hatip Liselerinde Arapça Öğretiminde Uygulanan Programların Dilsel İçeriği) başlığı adı altında Arapça öğretim standartlarına ne derece uygun olduğuna cevap vermeye çalışır. Bu araştırma, Türkiye`deki İmam Hatip okullarının müfredatındaki eğitsel ya da dilsel içeriğin gerçeği ile ilgilidir, ve Arapça öğretim müfredatının değerlendirilmesi ve geliştirilmesinde katkı sağlamayı amaçlamaktadır. Bu çalışma, 4 müfredatta yer alan dilsel içeriğin yapısını, dil unsurlarını ve becerilerini sunmaktadır. Bu dil unsurlarının içeriğinden, becerilerinden ve kelime dağarcığından bahseder. Müfredat dağılımını da ele alarak sonrasında derslerde nasıl sunulduğunu gösterir. Çalışmada, dilsel içeriğin yapısını ve bileşenlerini tanıtmak için betimleyici bir metot kullanılarak sonuçlara ulaşmak için eleştirisini ve değerlendirmesini yapar. Bu çalışmanın sonuçlarını şu maddelerle sıralayabiliriz: Bu müfredatın, sesler dışında bütün beceri ve yöntemleri kapsadığına, dersler arasında kullanılan sözcük ve cümlelerde sayı yönünden belirgin bir fark olduğuna, noktalama işaretlerine dikkat edilmediğine değinir.
  • Öğe
    Türk basınında Arapça: Betimleyici ve tahlili bir çalışma
    (Mardin Artuklu Üniversitesi, 2019) Kaplan, Amir; Alshblı, Ibrahem
    Dil ve medya arasındaki iliGkiyi incelemek günümüzde insanın sıklıkla yaGadığı değiGimler ıGığında en önemli konulardan birisidir. Medya dili sembolik ve ilham verici boyutların bir arada olduğu bir uslup yaklaGımını içerir. Özellikle yirminci yüzyılda teknolojik devrimin ortaya çıkması, dilbilim çalıGmalarının yaygınlaGması, dilbilimcilerden taleplerin artması ve çeGitli alt branGların oluGması genel bir bilgi birikimi oluGturmanın yanında toplumun da ilgisini çekmiGtir. Bu yalnızca muhatabı olumlu yönde etkileyebilen bireyleri ve toplumu bilinçlendirmeye katkıda bulunan gerçek ilerleme politikalarını tasarlamak ancak uygun bir dil kullanılarak yapılabilirdi. Bu tezin amacı Türkiye'de yerleGik Arapça medyanın dil gereksinimlerini incelemektir.? Bu çalıGmanın amacı Türkiye'deki? görsel ve yazılı Arapça medyada Arapça kullanımında; gramer, dilbilimsel ve anlambilim hatalarını, geçiGleri ve sapmaları incelemektir. Bu çalıGma önce çalıGmanın dayandığı en önemli teorik kavramların açıklandığı giriG bölümüne ilaveten dört bölümden oluGmaktadır. Birinci bölüm: "Arap Dili Gerçeği" baGlıklı genel olarak Türkiye'de ve özel olarak medyada teknolojik geliGimi ve Arap Dili gerçeğini incelemeye tabi tutar.? Ikinci Bölüm Arapça medyada dilbilimsel hatalar, kavram tanımları, medyadaki dilsel hataların belirlemesini içermektedir. Üçüncü Bölümde "Türk Görsel Medyasında Arapça Tv Kanalı TRT Arapça Modeli" baGlığı altında TRT Arapçanın tatihine genel bir bakıGla baGlayaçağız ve bu kanaldaki "Gstanbul'dan Günaydın" programındaki Arapça dilbilimsel hataları analiz edilecek. Dördüncü Bölümde Türk medyasındaki Arapça gerceğini ortaya koymaya çalıGacağız. Anadolu Ajansı Arapça Bölümünde yer alan fonetik, morfolojik, sözdizimsel ve anlambilimsel olarak incelemek için basında çıkan haberleri inceledik.?
  • Öğe
    Tantavi'de hatıra sanatı
    (Mardin Artuklu Üniversitesi, 2019) Gökçe, Ahmet; Alshblı, Ibrahem
    Bu tez Ali et-Tantâvî'nin nesir edebiyat türlerinden biri olan Hâtıra sanatını tarafsız teknik bir çalışmayla ele alır. Hatırat sanatı bir kısım edebiyatçılar tarafından ele alındığı için büyük bir gelişme göstermiştir. Bunun için biz, bu sanatı, bu alandaki en önemli öncülerden biri olan Ali et-Tantâvî'nin hatırat sanatını ele aldık. Ali et-Tantâvî derin fikirleriyle, ince ibaresiyle, güzel üslubuyla, bu alanda yüksek bir yere gelmiş ve diğer edebiyatçılar arasında temayüz etmiştir. Ali et-Tantâvî'nin hatırat sanatındaki rolü büyüktür. Onun edebi nesnel ögelere sahip olduğu için onu bu alanda asrında en mühim yazarları arasında kılmıştır. Bu tez Ali et-Tantâvî'nin hatırat sanatında; ibaredeki icaz ve tasviri, üslubundaki cezaleti (açıklık), fikrindeki doğruluğu, yazarın birçok eserindeki sayfalarında; açıklar ve konularını tahlil ve beyan eder. Bu çalışmada en önemli neticelere ulaştıran Analitik tanımlayıcı yaklaşım yöntemi takip edilmiştir. Birinci bölüm; hatırat sanatının en önemli konuları olan; içtimai siyasi vicdani ve insani betimleyici hatıratı ele aldık. ikinci bölüm ise ali et-tantâvî'nin üslup yapısını oluşturan kelime seviyesini,cümle yapısını ve onu içeren (tekrar ve istidrad) ve anlamsal seviyesi olan tenas(alıntı) ya ışık tutmuştur. üçüncü bölümde ise; ali et-tantâvî'nin hatıratındaki sanatsal edebi yapı olan fenni süretler,mecaz, teşbih ,bedî' (harika) iyileştirme sanatını ele aldık. Çalışmanın sonunda ulaşılan, hatırat sanatı Ali et-Tantâvî'nin yanında bariz bir sanattır; fikirlerini duygularını ve hislerini ortaya koymuştur. Hatıratındaki fikirleriyle siyasi ve edebi alana katkıda bulunmuş ve insanı cehalet ve gericilikten ilme, medeniyete ve kötü alışkanlıkların terkiyle yüceltir. Bunu ise toplumun sorunlarını ve çözüm arayışları ile sömürgeci ve işgalcilerin karşısında durmakla ve İslam dininin öğretilerine tutunmakla sağladığını tespit ettik.
  • Öğe
    Tarihsel kurgu: Eleştirmen Abdullah İbrahim'in deneyimindebir araştırma
    (Mardin Artuklu Üniversitesi, 2021) Alharkoush, Mohamad Alı; Alshblı, Ibrahem
    Araştırma, eleştirmen Abdullah İbrahim'in "Tarihsel Kurgu, Anlatı, İmparatorluk ve Sömürge Deneyimi" adlı kitabı aracılığıyla tarihsel kurgu terimini incelemeyi amaçlamaktadır. Eleştirmen kitapta , "tarihi roman" teriminin yerini alacak yeni anlatı terimi "tarihsel kurgu" çağrısında bulundu ve tarihe bir yaklaşım sundu; Çağdaş eleştirel ve felsefi çalışmalardaki romanın ve tarihin edebi türler teorisi ile var olan tartışmayı sona erdirmeye çabalamaktadır. Abdullah İbrahim bu kitaba tarihsel kurguya bağlı teorik bir giriş yaptı ve sonra Arap romanlarından tarih konulu birçok örneği ele alarak bu kitapta anlattı. Yazar Arap romanlarından yararlanırken tarihsel kurguyu açıklayan birkaç anlayış ortaya çıktı: İmparatorluk anlatıları, tarihsel olayların anlatı melezleşmesi ve temsili, tarihsel kurgu ve tarihi yazıtları, tarihsel kurgu ve teoloji. Bu anlayışlardan önce eleştirmen tarihsel kurgu ile ilgili bir mukaddime yazdı. Mukaddimede tarisel kurgu aracılığıyla romancılar tarihe dönüyor ve o dönemi tekrardan analiz yaparak çağdaş döneme uygun bir şekilde anlatıyor. Bu anlayışla tarih ve anlatı birlikte yeni bir edebi tür ortaya koyuyor. Eleştirmene göre tarihsel kurgu, geçmişi canlandırır ve tarihi değiştirememe kutsallığını kaldırır. Romanın anlatım alanına girer, tarih alanına paralel olarak romana hareket ve canlılık veren başka bir alan kurulur ve tarihi şimdiki zamanmış gibi yaşayarak onu değiştirmemekten uzakta yaşar.
  • Öğe
    Şihâbüddîn Ahmed b. Muhammed el-Hazrecî, (875 h./1470 m.),(ed-Düreru'l-Manzûme Mine'n-Nüketi ve'l-İşârâti'l-Mefhûme), Değerlendirme ve Tahkik.
    (Mardin Artuklu Üniversitesi, 2022) Said, Ahmed; Katea, Samer
    Harîrî'nin el-Makâmât'ı ortaya çıkışından itibaren büyük bir ilgi ile karşılanmış ve araştırmacılar tarafından üzerine şerhler yazılmıştır. Ebu'l Hayr Selâme el-Enbârî'nin (h.5901194/) "en-Nüket ve'l İşârât fî Şerhi'l Makâmât" isimli eseri ise bu şerhlerin ilklerinden ve en eskilerindendir. Nitekim içerdiği yoğun dilsel malzeme ve konuların yanında çokça barındırdığı edebiyat ve belagat inceliklerinden dolayı da büyük bir ilmi değer olarak öne çıkmaktadır. Bu şerhe yönelik ilmi çevrelerdeki iltifattan dolayı da Şihâbuddin Ahmed bin Muhammed el-Hazrecî el-Hicâzî, (ö.875/1490) "ed-Dürer el-Manzûme mine'n-Nüketi ve'l İşârât el-Mefhûme" isimli bir eser telif ederek onu nazım halinde özetlemiştir. Nitekim O, bu eserde el-Makâmât'ın tertibine uygun bir şekilde, ilginç bir üslupla çeşitli şiir vezinleri kullanarak onu manzum şekilde sunmuştur. İşte bu çalışmada, "ed-Dürer el-Manzûme mine'n-Nüketi ve'l İşârât el-Mefhûme" isimli eserin tenkitli neşri ve tahkiki yapılmış, ayrıca müellifin Makâmâtu'l Harîrî'den ve en-Nüket ve'l İşârât fî Şerhi'l Makâmât'dan nakildeki yöntemi ve nazım haline getirmede izlediği yol ortaya koyulmaya çalışılmıştır. Çalışmanın önemi ise Şihâbuddin el-Hicâzî'nin kitaplarını tahkik edenlerin tümü tarafından bu eserin kayıp olduğu zikredilmesine rağmen bir tanesi henüz müellif hayatta iken yazılmış olan esere ait sekiz nüshaya ulaşmamızda ortaya çıkmaktadır. Çalışmada nüshalar üzerinden tümevarım yöntemi ile Hîcazî'nin bu eseri telifini hicri 857 yılında tamamladığı bilgisi tespit edilmiştir. Buna ilaveten eser, makâme türü edebi eserler sahasında Arap belagatının tarihi gelişim evrenlerinden önemli bir döneme ışık tutmakta ve alimlerin ve edebiyatçıların onun üzerine çalışmalar yapma, şerh etme ve nazım haline getirme konusunda gösterdikleri önemi de ortaya çıkarmaktadır.
  • Öğe
    Şemseddin El-Hatib el-Fesevî El-Fârisî'nin "Şerh Ebyât el-Keşşaf" isimli eseri: Tahkik ve değerlendirme (58-107. sayfalar)
    (Mardin Artuklu Üniversitesi, 2022) Alsalah, Kasem; Katea, Samer
    İmam zemehşarinin tefsiri büyük bir şöhrete sahipti. Alimler çok beğendi, onu okumaya, yorumlamaya ve bine yakın olan beyiterini anlatmaya başladılar. Kaşşafın delillerinin anlatımı, ismi belli olmayan yabancı bir kişi ait olan Şerih çok önemsendi. Bir çok nushası mevcut. Tehkik edilmiş bu kitap kaşsaffın en eski anlatımlarından birisi. Onun sayesinde şiir delilleri önemi ve aziz olan kitabın ayetleriyle bağlantını görünür. Meryem süresinden baslayip kuran kerim sonuna kadar devam ettim.kitabın birinci kısmını dr. Abdulğafur esseyyadi danışmanlığında kardeşim muhammed sehlan tahkik etti onun anlatımı beyitlere özlülükle ve hadis az tanık gosterek bilindi. Ayrıca söylenmiş tanıkla ile bağlantılı olan ayet arasında ilişkiyi soylememekle bilindi Zor olan görev, nüshasını sıkinti olan kontrolünü, ayetlerin, hadislerin, şiir beyiterini tehriç ettikten sonra, ileri gelenleri, yerleri de söylemek ve açık olmayanı açıklamak, kitabın yazarı bilinmemesidir. Çok çalıştıktan sonra onu buldum, o Şemseddin..muhammed ibn süleyman ibn muhammed elfesevi veya elfessavi elfarisi h 731 yılında vefat etti. Iki nüsha bulup Yazarı bilmeden işe başladım, araştırdiktan sonra beş nüsha buldum, yazarın ismini iki iranlı nüshasinda buldum Ahmet bin hisini eltayyebi nüshasını yanlış olarak seçtim, açıklamamda o yalnız nüshasını çoğaltmış yazar değildir diye belirttim. Bir çok insan yazar olduğunu zanettmis. Kalite bakımından sonraki gelen Feyzullah nüsha sini tehkik edip karşılastirdim. Tehkik bittikten sonra başka bir nüsha buldun. En eski üçünü nüshayi ilk iki nüshadan tercih yaptım , hatalı şey içerdiği için secmedim, Ancak amacım, ondan bir şeyler tehkik etmektir. Kaşşafın anlatımda kitaplardan en kıymetli ve eski bir kitap olarak çıkarmaktır. Ayni zamanda arapça İslami ilimler kütüphanesine özelikle tefsir ilmine çok kıymetli bir kitap hediye etmektir Ayrıca bilinmeyen yazarın hakkını vermek ve hak olan sahibine geri vermek , telifinden görünen üslubunu , bilimini da ve kitabı açıklamaktır
  • Öğe
    Riyad Al-Salih Al-Hüseyin'in şiirlerinde gönderme ve tekrar
    (Mardin Artuklu Üniversitesi, 2022) Bedencıki, Ayşe; Jankır, Aslam
    Araştırma, yönlendirmenin ve çeşitli araçlarının dağınık kısımlarda kendini nasıl gösterdiğini ve dili kurtaracak ve sıkıcı tekrarlardan uzak tutacak şekilde birbirleriyle yakından ilişkili olduklarını göstermiştir. Araştırmayı sözcüksel tutarlılık ve özellikle de tuckerr'nin bir aracı olarak ele almanın yanı sıra, çeşitli araçları aracılığıyla incelenmiş ve tekrarın etkisini ve modern şiirsel metinlerdeki önemini göstermek ve aynı yazarda yer alan duygusal durumu ortaya çıkarmak için çalışan şiirsel metinde kullanılmıştır. Giriş, giriş ve iki bölüme dayanan bir stratejiden yola çıkan araştırma, girişte araştırmanın konusu ve ilgili nedenler ve hedefler ile araştırmanın karşılaştığı en önemli zorluklar tanıtılırken, girişte şairi ve hayatını etkileyen en önemli istasyonları tanıtmak için bir portal olmuştur. İlk bölümde, retorik terimlerle ve metinsel dilbilimde en önemli referans kavramlarından en önemli tür ve mekanizmalarına değinilmiştir. Tekrarlama kavramını açıklamanın yanı sıra, biçimlerini ve en önemli amaçlarını belirtmek. İkinci bölümde, şair Riad al-Saleh al-Hussein'in eserinin bir uygulaması ve ardından sonuçtu.
  • Öğe
    Muhanmmed Khair Halawani ve Abdel-Sabour Shaheen arasındaki fonetik ve morfolojik yönler (Karşılaştırmalı tanımlayıcı bir çalışma
    (Mardin Artuklu Üniversitesi, 2022) Abdullah, Hamoud Al; Ünverdi, Veysi
    Bu araştırma, fonetik (ses bilimi) ve morfoloji (kelime yapısını inceleyen bilim dalı) Bilimlerinin başlangıcı ve yenilikçi yöntem uyarınca gelişiminin incelenmesini Anlamına gelmektedir. Araştırma, Muhammed Hayr Halvâni ve Abdussabur Şahin'in, kendilerinden önce gelenlerden farklı bir görüş açısına sahip olarak sergiledikleri, ses ile sarf (morfoloji) arasındaki ilişkinin sağlamlaştırılması üzerine kurulmuştur. Bu çalışma, bir ön söz, bir giriş, onu takip eden dört bölüm ve bir son sonuç oluşmaktadır. Bu çalışmada, fonetik ve Sarf ilmi bilimlerinin kökeninden, geçirdikleri gelişim aşamalarından ve Arapça fonetik düşüncesine oryantalistlerin nasıl baktıklarından söz ettik. Aynı şekilde, ilme ve dile dair biyografilerini sunmak suretiyle, iki gözde âlim Halvâni ve Şahin'in fonetik ve Sarfilmi incelemelerinden de bahsettik. Bu arada, zikredilen âlimlerin her ikisinin de sahip olduğu fonetik ve morfolojik yönleri, sesleri (fonetik unsurları), ses birimlerini (fonetik birimleri) tanımlamak suretiyle ve konu ile ilgili fenomenlerden, i'lâl (illet harflerinin değiştirilmesi), ibdâl (bir harfin diğer bir harfle değiştirilmesi), idgam (yan yana gelen iki aynı harfin, şeddeli tek bir harf olarak yazılması) ve nebr (bazı harflere veya söz duraklarına vurgu yapılması) hususunda dilde ve seste görülen değişimlerden bahsetmek suretiyle ele aldık. "Sözcük" maddesinden ve onun morfolojik dengesinden, morfolojik isim ve fiillerin nitelik ve özelliklerinden, her iki âlimin yönteminden ve Arap fonetik ilmine dair yenilikçi teorilerinden detaylı bir biçimde söz ettik. Bu iki âlim arasında bir karşılaştırma yaparak onların benzer ve farklı noktalarını tespit ettik. Bu bölümü, Arap fonetik morfolojik inceleme hususundaki görüşümüzü beyan ederek tamamladık. Araştırmaya, içerisinde ulaştığımız sonuçları, Arapçaya ve Arapça konuşanlara hizmet edecek şekilde, Arap fonetik ve morfoloji ilimlerinin kolaylaştırılması ve yenilenmesine katkıda bulunacak bazı önerileri belirttiğimiz bir son söz ekledik.
  • Öğe
    Okunuş, yazılış ve fonksiyon bağlamında Arapçadaki ünlü harfler
    (Mardin Artuklu Üniversitesi, 2021) Abdullah, Abdulhalit; Aladwanı, Khaled
    Bu çalışma Arap Dilinin seslerini çeşitli yönlerden ele alma çabasıdır. Öncekiler, Kelimenin asılları olması bakımından sessiz harflere ve kelimenin parçaları ve ona tabi olmaları açısından da sesli harflere önem verirken, yenilerin sesli harflere daha büyük bir önem verdiklerini görüyoruz. Ancak bu önem dilin sesleri alanında yapılan çalışmalarda birbirinden ayrı parçalar şeklinde ve sesli ile sessiz kısımları şeklinde olmuştur. Ya da seslerin akustik, fiziksel ve işitsel seviyede incelendiği çalışmalarda bulunmaktadır. Bu nedenle bu çalışmayı sadece sessiz seslerle sınırlı tutarak okunuş, yazılış ve fonksiyon olmak üzere üç bölümde ele aldık. Okunuş bölümünde bu seslerin çıkış yerleri(mahreç), sıfatları ve tefhîm ile terkîk durumunda maruz kaldıkları durumlar ele alınmıştır. Yazılış bölümünde ise Arap yazısının başlangıcı ve bu gün olduğu gibi Arap yazısının tekamül ettiği tedvîn dönemine kadar ki gelişim aşamaları incelenmiştir. Daha sonra yenilerin bu konudaki görüşleri ve onu kolaylaştırmaya yönelik önerilerine yer verdik ve bu bölümü kendi görüşümüzle beraber uzun seslerin yazılmasına yönelik basit önerilerle bitirdik. Fonksiyon bölümünde de konuşmanın kolaylaşmasında ve cümlenin bitişmesinde seslerin işlevleri ile i'rabın alametlerine delalet eden işlevine yer verdik. Daha sonra Kur'an-ı Kerim'in okunuşundaki uzatmalarda ve şiir ile şarkı söylenirken ortaya çıkan seslerin ritmik işlevi ile bu bölümü bitirdik.
  • Öğe
    Nahiv ile belagatta harf-i cerlerin hazfedilmesi olgusu
    (Mardin Artuklu Üniversitesi, 2021) Halabı, Abdulgafur; Abdülhadioğlu, Ahmet
    Bu çalışmada, "Nahiv ve Belagat Çerçevesinde Harf-i Cerlerin İskatı" olgusu ele alınmıştır. Söz konusu ıstılahın ihtisas alanı olan kişiler dışındaki bireyler tarafından kullanımı azalmıştır. "Nez'u'l-Hâfid", kadim ve modern dilciler tarafından harf-i cerin hazfedilmesi anlamında kullanımı yaygın olan Kufilere ait bir nahiv terimidir. Çalışmamızda, kelimenin sözlük ve terim anlamına ışık tutup nahiv geleneğinde doğuşundan bahsedilmiştir. Nitekim terimin pek çok kullanım alanları hakkındaki nahiv, belagat ve tefsir âlimlerinin görüşleri de "et-tadmîn" üzere açıklanmış olup, alimlerin "Nez'u'l-Hâfid" ile ilgili deliller hakkındaki görüşleri çeşitlilik arz etmektedir. Nahiv âlimleri bu çerçevedeki bazı belagat konularına işaret etseler de belagat âlimleri yalnızca harflerin hazfedilmesi başlığı altında harf-i cerin hazfedilmesi olarak bu konuya değinmişlerdir. Harfi cerlerin hazfedilmesinin arkasındaki anlamaların belagat açısından türleri ve belaği referansları tefsir kitaplarında dağınık bir şekilde zikredilmiştir. Bu sebeple bu araştırmanın edindiği nahiv materyalleri belagat materyallerinden daha fazladır ve bir belagat araştırmasından çok nahiv konusunda yapılan bir araştırmaya daha yakındır. Arapça cümle yapısına göre bir kelimenin hazfedilmesi, anlam karmaşasına yol açmadığı sürece konuşmanın kısa ve öz olmasını sağlar. Bu nedenle dilsel yapının bütünlüğünü korumaya çalışan nahiv kuralları ile cümlenin anlam bütünlüğünün ve güzelliğinin korunmasını hedefleyen belagat kuralları iç içe girmiş durumdadır. Öyle ki bu kurallar manzumesini birbirinden ayırmak güç olabilir. Araştırma, dil bütünlüğünü koruyup kaideye meyletmeksizin bilimsel ve mantıklı bir metot ve kolay bir dil ile kastedilen manayı vermeyi hedefleyen bütüncül bir şekilde nahiv ilmi ile belagat ilmi arasında bağ kuracaktır. "Nez'u'l-Hâfid" terimi kullanıldığında nesne olduğu için bir ismin nasp edilmesi akla gelmektedir. Modern nahiv âlimleri, tefsir alimleri ve belagat alimlerinin çoğu harf-i cerin hazfedilmesi çerçevesinde bu anlam ile yetinmektedirler. Nez'u'l-Hâfid olgusu, fiilin etkisinin nesneye direkt olarak tesir etmesi şeklinde değerlendirmiş ve lazım fiilde hazfedilen harf-i cerden sonraki ismi mecâzi mefulün bih olarak görülmüşmüş ve çoğu zaman bu durum semai kaidelerle sınırlandırılmıştır. Lakin bu olguyu inceleyen kişi hazfedilen harf-i cerden sonraki ismin farklı şekillerde geldiğini fark etmiştir. Harf-i cer hazfedildikten sonra isim mefulün bih dışında başka bir gerekçe ile nasp edilebilir. Örneğin; mefulün lieclih, mefulün fih (zarf), temyîz, mefulün me'ah vb.. Harf-i cer hazfedildikten sonra isim mecrur olarak kalıp bulunduğu mahal nasp yahut cer olma ihtimalini taşır. Nahiv, tefsir ve balagat âlimlerinin bu konudaki görüşleri farklılık arz edip bu olgu konusunda; cevaz, men, sema, kıyas, Kur'an kıraatleri ve delilleri ile hazfedilen harften sonra isme anlam verme konusunda çeşitli sözleri bulunmaktadır. Araştırma, bakış açıları ve görüşleri detaylandırıp tercih edilen güçlü görüşü delillere dayanarak ele alınmıştır. Etken olanın lafzî hazf mi manevi hazf mi olduğu konusunu da ayrıca işlenmiştir. Ayrıca harf-i cer hazfedildikten sonra mensup ismin konumunu tayin etme ile kiyasi yahut semai olarak hazfedilmesi caiz olan ve olmayan konumları ele alınmıştır. O halde bu olgu, harf-i cerin hazfedilmesi sonrası ismin mefulün bih olması gerekçesiyle nasp edilmesiyle sınırlı olmayıp bilakis harf-i cerin hazfedinden sonra ismin birden farklı yollarla nasp edilebileceğini de gösteriyor. Öte yandan harf-i cer hazfedildikten sonra isim mecrur olarak da kalabilir yahut isim hem nasp hem cer konumunda olma ihtimali taşıyabilir. Tabi tüm bunlar yerine göre değişiklik arz eden belli kurallar, sebepler, amaçlar ve anlamlar çerçevesinde gerçekleşmektedir. Harf-i cerin hazfedilmesinin ardında yüksek belaği sırlar yattığı, bağlamlarında hoş anlamlar olduğu bir gerçektir. Buna karşın bu anlamları insanın bir çırpıda anlaması da düşünülemez. Bilakis sözün içerdiği belaği latifeleri ve ifade sırlarını anlamak için fikir yürütmek ve üzerinde iyice düşünmek gerekmektedir.
  • Öğe
    Muhammed Furati'nin şiirinde entelektüel ve sanatsal bakış açıları
    (Mardin Artuklu Üniversitesi, 2022) Hacbekkur, Dalal; Katea, Samer
    Bu çalışma Muhammed el-Furâtî'nin şiirsel eserlerinin incelenmesi ve tahlili üzerinden şekil ve muhteva arasında ortak bir ilişki bulmak için şiirindeki fikrî meseleleri, ortaya çıkarmaya ve bu meseleleri şekillendirmek için kullandığı en önemli sanat tekniklerini ve şairin kendi döneminde aradığı ve istenen görüşlere ulaşma çabasını yansıtmaya çalışmıştır. Bu araştırma giriş, üç bölüm ve bir sonuçtan oluşmaktadır. Birinci bölüm, düşünsel ve sanatsal bakış açısının açıklanması gibi araştırmadaki temel konular ve ardından şairin ve edebi eserlerinin tanıtılmasını ele almıştır. İkinci bölümde ise şairin şiirlerinde ele aldığı ve çağrıda bulunduğu siyasi, sosyal ve diğer alanlardan en önemli fikri konular işlenmiştir..., Ardından üçüncü bölümde de kapsamlı genel bir bakış sağlamak için dil, tasvir ve müzik dâhil olmak üzere sanatsal unsurlara değinilmiştir. Sonuç olarak bu araştırma, el-Furâtî'nin şiirinde talep ettiği fikir ve beklentilerinin genel bir portresini oluşturmada bu araçların katkısı ve uyumu olan bir dizi sonuca ulaşılmıştır.
  • Öğe
    Mehdi el Hanefi'nin Merahu'l-Ervah şerhinin tahkik ve incelemesi sayfa: (/50/b) - (/110/b)
    (Mardin Artuklu Üniversitesi, 2022) Ufara, Nasreddin; Alsayady, Abdulghafour
    Arapça ilimler arasında sarf ilminin önemi herkesçe malumdur. Bundan dolayı eskiden beri alimlerimiz sarf ilmiyle ilgili eser yazmayı önemsemişlerdir. Sarf ilminin önemli eserlerinden biri olan ve gün yüzüne çıkarılmaya değer, fayda sağlayacak olan Mehdi Hanefi'ye ait "şerhü'l-merah" isim eserde Yazarın önemli kişiliği bu kitapta kendini göstermiş ve yazar birkaç konuya değinerek mazi, muzari, emir kiplerini, merfu, mansub, merfu ve gizli zamirleri, fiilleri ve durumlarını, Ayrı ve bitişik yazılanları gizli ve açık zamirleri incelemiştir. Hazfetme ve Ziyade çalışmalarına değinmiştir. Farsça bazı kelimeleri açıklamıştır. Şerhü'l Merah metninde geçen ibareleri açıklamak için çaba göstermiştir. Dolayısıyla bu eser, sarf kitapları arasında kendine layık bir yer edinen güzel bir şerh olmuştur . Bu eserin Bir bölümünü ( sayfa 50-110 arası ) tahkik ettiğim çalışmam üç bölümden oluşuyor . 1. Bölüm El yazmasının incelenmesi 2. Bölüm eserin metni ve 3. Bölüm eserin tahkiki. Çalışmam yaklaşık 130 sayfadan oluşmaktadır . Eserin anlaşılması güç olan ibarelerini açıkladım ve tüm dikkatimle hatalardan arınmış bir şekilde metni doğru yazmak için çabaladım. Bu çalışmamın faydalı olmasını Allah'tan dilerim, çünkü o en iyi işiten ve en yakın olandır.
  • Öğe
    Mardin lehçesinin fonolojik, dilbilimsel ve anlam bilimsel özellikleri - uyulamalı çalışma
    (Mardin Artuklu Üniversitesi, 2020) Youssef, Ahmad; Abdülhadioğlu, Ahmet
    Diller hayatımıza tesadüfi olarak giren şeylerden sayılmaz. Dili düzenleyen, tanzim eden kurallar vardır ve ancak bu kurallar ile konuşma dilimize intikal eder, rastgele değildir. En önemlisi ise her dile hüküm eden ve ondan ayrılmayan fonetik özellikler, sarf, nahiv ve mana kuralları gibi dilin tüm parçalarıyla ilgili kurallar vardır. Bunlardan yola çıkılarak dile hüküm eden kurallar oluşturulur. Arap dili de bu açıdan konuşulan tüm lehçeleriyle buna dahildir. Ana dil, konuşanı açısından onun hüviyeti gibidir. Onunla kültürünü, fikrini ve geleneklerini dile getirir. Dil doğup gelişen canlı bir varlık gibidir. Bu çalışmamızda, Mardin'de konuşulan ve onları başkalarından ayıran Arapça Muhallimiyye lehçesi, aynı zamanda bu lehçeye ait terimler, günlük hayatta kullanılan terimlerin kökleri ve fasih Arapçaya olan uzaklık ve yakınlıkları incelenmiştir. Sarf açısından fasih Arapçadan ayıran ya da ortak olan yönleri incelenmiş ve Mardin lehçesinde kullanılan terminolojinin sözlü terimler yoluyla lafzi manaları ve fasih Arapçayla eşleştirmesi yapılmıştır. Bu lehçedeki kelimelerin fasih olup olmadıkları ve dolayısıyla lehçeye sonradan giren ve asıl olan kelimeler ortaya konulmuş ve onu çevreleyen dillerden bu lehçenin ne kadar etkilendiği araştırılmıştır. Fasih dilde meydana gelen bu dilsel değişimleri izlemek için, araştırmada, kelimenin yapısındaki fonetik ve morfolojik değişiklikler incelenmeye çalışılmıştır.Dil ile ilgili fonetik değişimler, fonetik eğilim ve ses bükmeleri ve fonetik öğenin silinmesi veya hafiflenmesi gibi sesle ilgili verileri bilmek ve zapt etmek için çaba sarf edilmiştir. Araştırmacı Mardin'de konuşulan Arapça lehçesini fasih Arapça ile mukarene etmiş, bu lehçenin kaide ve kurallarına ulaşmayı hedeflemiştir.
  • Öğe
    Mardin'de konuşulan Arapça lehçesisin kültürel kimliği
    (Mardin Artuklu Üniversitesi, 2021) Derbas, Nesrin; Abdülhadioğlu, Ahmet
    Bu araştırma, Mardin bölgesinin tarihini kısaca tanıtmayı, sözlü lehçesini, klasik Arapça dilinden türetilen bu lehçenin klasik Arap diliyle olan bağlantısını açıklamayı ve insani, sosyal ve ekonomik mirasını ifade eden gelenek ve faaliyetlerini incelemeyi amaçlamaktadır. Araştırma, bu hususiyetleri, Mardinlilerin tüm yaşamları boyunca sürdürdükleri geriye kalan faaliyetleri dikkate alarak, tarihsel ve dilsel temelden güncel gerçekliğe doğru hareket eden kapsamlı bir vizyona göre ele almaktadır. İlk bölüm, Mardin bölgesinin tarihsel bağlamını içermektedir. Bu tarihsel bağlam, en erken dönemlerden günümüze kadar olan tarihsel aşamalara odaklanılarak kısa bir şekilde sunulmuştur. İkinci bölüm ise, Mardin lehçesinin dilsel temeli ve onu diğer lehçelerden ayıran özelliklerden bahsederek, ana dille olan bağlantısını içermektedir. Bu bölüme, eski Arapça kökenli ya da diğer dil ve lehçelerden gelen yabancı kökenli, Mardin diyalektindeki bazı kelimeler ele alınmıştır. Üçüncü bölüm ise, Mardin bölgesindeki yaşça büyük olanlardan derlenen bazı sözlü kültür unsurlarını içermektedir. Bunlar, türüne göre kültürel, sosyal ve ekonomik olarak sınıflandırılmıştır. Öyküler, fıkralar, atasözleri, şiirler ve teselli bulmak ve eğlenmek için başvurdukları bazı eğlenceler, onları diğerlerinden ayıran ve nesiller boyunca aktarılan el sanatları, tarım faaliyetleri gibi faaliyetleri içermektedir. Bu araştırma, Mardin halkının kültürü ve medeniyeti ile ilgili olarak toplanan bilgileri, belgeleme ve arşivlemeye katkı sunan saha çalışmasından bir örnek sunmakta, böylece gelecek nesiller için, başvurabilecekleri bir arşiv olarak kalacaktır.
  • Öğe
    Kısa öyküde uyum: Zekeriye Tamir'in koleksiyonun (ŞamYangınları) üzerine uygulamalı bir araştırma
    (Mardin Artuklu Üniversitesi, 2022) Elali, Zyed; Aladwanı, Khaled
    Bu çalışmanın amacı, Suriyeli yazar Zakaria Tamer'in "Şam Yangınları" adlı öykü koleksiyonunda metinsel bağdaşıklık araçlarını araştırmaktır. Araştırmacılar, Kur'an-ı Kerim, hadisler, kitaplar, makamlar ve rivayetler gibi farklı metinlerde metnin birbiriyle tutarlılığını ve uyumunu sağlamak için tutarlılığı ve araçlarını incelemekle meşguller. Bu çalışmada, Arap dünyasının gerçekliğini ve eleştirisini konu edinen kurmaca yazım tekniklerini yenilemede tanınmış öykü yazarlarından Zakaria Tamer'in MS 1973 yılında yayımladığı "Ateşlerin Şam" adlı öykülerinin metinlerini analiz edeceğim. Halliday ve Hassan'ın tutarlılık standartları makalesi tarafından geliştirilen metodolojiyi takip ettim ve bu çalışma sayesinde "Zkaria Tamer" in yönlendirme, ikame, ihmal, bağlaç gibi dilbilgisel tutarlılık araçlarını ve sözcüksel tutarlılık gibi: tekrar ve bağlaç kullandığını buldum.
  • Öğe
    Kur'an-ı Kerim'de tembih metodları (Nahiv ve belağat açısından inceleme)
    (Mardin Artuklu Üniversitesi, 2022) Elisa, İsa; Gemi, Ahmet
    Bu inceleme, okuyucunun dikkatini çeken ve onu gaflet uykusundan uyandıran dilsel üslupların açıklanmasını hedeflemektedir. Bu hedef, "Kur'ân-ı Kerîm'deki uyarı üslupları" incelenerek gerçekleştirilecektir. Çünkü Kur'ân-ı Kerîm, Arapçadaki en yüksek, en fasih ve en beliğ metindir. Bu inceleme, kendisinden sık sık bahsedilen dilsel bir görev olması itibarı ile dikkatleri bu uyarıya çekmeye çalışmaktadır. Bu görevin, pek çok üslup ile bağlantısı vardır. Nahve (gramere) ve belagate dair üsluplar bu sayılan üslüplar içerisinde yer almaktadır. Belagate dair uyarı, eş değeri olan nahve dair üsluptan daha çok ilgi çekmiştir. Bunun sebebi, uyarı görevini yerine getiren belagat üsluplarının çok, bu konuda söylenen sözün ise az olmasıdır. Nahve dair üslup ise bunun tam tersi olup, içlerinden birinin Kur'ân-ı Kerîm'de bulunmadığı birkaç araçla sınırlı olmasına rağmen hakkında çok söz söylenmiştir. Belagatlı uyarı iki çeşit üzere gelmiştir; direkt ve indirekt. Direkt olanı "talebî inşâ" (isteme ânında mevcut olmayan bir şeyi gerektiren istek), indirekt olanı ise "udûl" (dildeki yerleşik tarzı bırakarak daha etkili yeni bir ifade tarzına geçmek) temsil etmektedir. Bu inceleme, talebî inşânın, Kur'ân-ı Kerîm'deki uyarma konusu ile bağlantı açısından en sağlam ve en güvenilir üslup olduğu sonucuna varmıştır. Çünkü onda "istek" anlamı ve üzerinde bu üslupların geldiği bir gövde vardır. Nidâ, "yâ" edâtı ile sınırlıdır. İstifham (soru), üslupları doğrultusunda "hemze"yi kullanmış, bazı harf ve fiillerin yardımıyla tenbih/uyarı edatlarına benzeyen biçemler (kipler) şekillendirmiştir. Emir ve nehiyde (olumsuz emirde), içlerinde yer alan kesin istek anlamının yanı sıra onların pek verimli üslupları ve bunların uyarma hususundaki rollerini güçlendiren bazı biçemlerinin tekrarı gelmiştir. Temennînin (dilemenin) nidâ ile birlikte kullanımının, onun uyarmaya yönelik çekiminde rolü olmuştur. Uyarı/Tenbih, udûl ile, alıcı/okuyucu için beklenen telakkisinin ötesinde, beklenmeyen biçimde oluşan, sürpriz olarak gelişen bir biçimle temsil olunmuştur. Bu udûl, hurûf-u mukatta', Kur'ân âyetlerinin son kelimeleri ve tekrarlama gibi sesli de olabilir; zamirler, sayı ve zamandaki yönelim ile veya sözün parçaları arasında takdîm (öne alma) ve te'hîr (erteleme) yapma ile veya sözün bazı parçalarının hazfedilmesi (gizlenmesi) ile ya da bazı şekillerinin değiştirilmesi ile terkipsel (bileşimsel) de olabilir.
  • Öğe
    Mana harfleri ve metne anlamsal bir bütünlük kazandırma bakımından etkileri (Amme cüzü süreleri örneği)
    (Mardin Artuklu Üniversitesi, 2020) Almousa, Alaa; Aladwanı, Khaled
    Mana Harfleri dilin üç bölümlerinden biridir. Bilim insanları mana harfleri ile alakalı iki farklı görüş ortaya koymuşlardır. Birinci görüş mana harflerinin görevi ve türünden dil bilgisi yönüyle; ikinci görüş ise anlam ve mana yönünden inceler ve açıklar. Mana harflerinin bağlaç görevi de olmasına rağmen; bu hususta çok yaygın görüş bildirilmemiştir. Dilbilimi oldukça gelişmesine rağmen, mana harflerinin cümle içindeki önemi yeterince kavranmamıştır. Bu çalışma mana harflerinin en önemli iki görevi açıklamaya yöneliktir. Birincisi; mana harflerinin metin içindeki bağlaç görevi, ikincisi metne anlamsal bir bütünlük kazandırma etkisidir. Bu tez çalışması önsöz dışında üç bölümden oluşmaktadır. Birinci ve ikinci bölümde mana harflerinin cümleye kattığı anlam ve bu yönde daha önce yapılmış çalışmalar ile yeni çalışmalar arasındaki fark incelemektedir. Üçüncü bölümde ise Amme Cüzü üzerinde uygulama çalışması yapılmıştır.
  • Öğe
    İzhâru'l-Esrâr kitabı üzerine Şerhu Netâici'l-Efkâr üzerine olan El-'Attâr Haşiyesi'nin ?tahkik ve incelemesi (Sayfa 1-32 arası)
    (Mardin Artuklu Üniversitesi, 2019) Çiçek, Azad; Alsayady, Abdulghafour
    Arap mirasımız bize cömert davranmaya hala devam ediyor. Yakında yaşamımızın her alanında bize yarar sağlayacak her biri birer hazine olan bu cevherler her gün yüze çıkarılıyor, Alimler, bu eserleri için özel gayret sarf etmiştir. Eski eserlerden, Netâici'l-Efkâr üzerine olan Attâr haşiyesi kütüphanelerin raflarından indirilmeyi bekleyip, onu araştıracak ve okuyacak araştırmacıları beklemektedir Şimdiye kadar araştırmacıların dahi bu eseri tetkik etmemesi bu el yazmasının önemini gösteriyor. Bu el yazması eser bilgi açısından değeri önem arz eden bir eserdir. Bu eseri Müellif kendi el yazısıyla hicri 1222'de yazmıştır. Hattı okunur ve anlaşılır biçimdedir. Hasan el-Attâr, engin bir bilgiye, derin bir kültüre, araştırmacı ve çok yönlü bir analiz yeteneğinde sahipti. O, çok yönlü bilgi prensiplerine hakimdi. Nahiv ilmiyle ilgili birçok kitabı bulunuyordu. Bunların en meşhuru ise Netâici'l-Efkâr üzerine olan Attâr haşiyesi adlı eseridir. Bu eserin bir bölümü ile ilgili incelemede bulundum. Bu el yazması eser, nahivde eşsiz ve değerli haşiyelerdendir. Müellif haşiyesinde konuları geniş çaplı ele almış, sadece konulara açıklama getirmekle yetinmemiştir. Aksine kitabın konularını incelemeye tabi tutarken bazı sarf belagat vb. konuları da ele alarak izahlarda bulunmuştur. Konuyla ilgili olarak Kur'an-ı Kerim ayetlerini, Hadis-i Şerifleri ve Arap Şiirlerini delil olarak bolca kullanmıştır. Kelimelerin kök anlamları ile ilgili bilgi vermek amacıyla Firuzabadi'nin el-?amûsü'l-mu?ît'inden yararlanmıştır. Bu el yazma eserdeki çalışmam iki bölümden oluşmaktadır: Birinci bölümde, İzhârü'l-Esrâr müellifi Birikli'nin, Netâici'l-Efkâr'ın müellifi Mustafa b. Hamza'nın ve Haşiye'nin müellifi Hasan b. Attar'ın hayatları hakkında bilgi verdim. İkinci bölümde ise el yazması eserin ( başından 32 sayfaya kadar ) incelemesini ve tahlilini yaptım. Yaygın olarak kullanılan bilimsel yöntemleri esas alarak kitabı inceledim, Buradaki amacım müellif tarafından yazılan eserin aslına en yakın şekilde, el yazma eserlerini en güzel tarzda, ince detaylarla açıklığa kavuşturmaktır. Müellifin kendi el yazısıyla yazdığı kitabı esas alarak inceleme yaptım Netaicü'l-Efkâr isimli eserin tamamını harekelendirdim. Kur'an-ı Kerim ve Hadis-i şeriflerinde tamamını harekelendirdim. Kitapta adı geçen kişilerle ilgili bilgilere yer verdim.